28 Kasım 2011 Pazartesi

Gıcık İnternet ve Biz ...

 Yahu deli olacağım, yani şu internetin hızından mı? Bilgisayardan mı?  Sitemden mi? İki saattir fotoğraf yüklemeye çalışıyorum yüklemiyor gıcık alet ya. Zaten zamanım yok,hazır nöbetteyken bir iki bir şey paylaşayım dedim burnumdan geldi yahu.Uf ya uf uf uf .... :(

Bari bir ses vereyim fotoğraf yükleyemedim.Önce neden nöbette olduğumu söyleyeyim bugün 4.ay aşılarımızı KPA ve (DaBT-IPA-Hib) olduk.Ateş yapma ihtimaline karşı gece aralarda kontrol ediyorum.İşte hazır gece uyanıkken ve ses çıkarmamak için başka işler ile uğraşmıyor iken dedim bir iki post gireyim.Yok anacım her şey bana karşı.Sabrında bir sınırı var canım değil mi ama... :( Ay çok sinir oldum ya...
Neyse ; Bebişlerim 4 aylık kocaman abi oldular.Bugünde aşıda çok ağladı oğluşlarım çok üzüldüm :( Bir Toprak ağlıyor bir Artun.Birbirlerinin sesine ağlıyorlar.Birde başka bebeklerde ağladı, benimkiler başladı mı bir daha haydaaaa...Neyse biraz pış pış biraz emzirmek derken sakinleşince hemen dışarı çıktık.Dördüncü ay itibari ile kan ilacına da başladık.Tadından pek hoşlanmadık ama :) Bu arada söyledim mi bilmiyorum ama geçen ay Rota virüs aşılarının birinci dozlarını vurulduk(Ağızdan damla olarak veriliyor).Aralıkta ikinci dozumuz var.Ocakta da 4 aşımız birden olacak :S Ne zaman büyüdüler ne zaman 4 aylık oldular anlamadım gitti doğrusu.
Günlerimiz;uyumak,mama yemek yada emmek,alt değiştirmek,konuşmak,oyuncakları izlemek,bıcı bıcı,dönenceyi takip etmek,şarkı söylemek,çevreyi izlemek ve oynaşmak ile geçiyor.Farkındaysanız kendime hiç zaman ayıramıyorum çünkü zaman bana yetmiyor.Gün 24 değilde 48 saat olsa ne iyi olurdu.Çamaşır ve ütü ikilisinden artık midem bulanır oldu.Bir oda bunlar için kullanılıyor.Hiç mi bitmez yahu ama bitmiyor.Artık ihtiyaçlarını gidermek yetmiyor oğluşlarıma sürekli konuşulsun istiyorlar.Kocişkoyla ya da annişkomla konuşayım hemen hıyyy,aguuu,çığlık ile uyarı veriyorlar.Biraz daha ilgisiz davrandın mı bittin zaten.
Bizde saldık çayıra mevlam kayıra başlıyoruz oynaşmaya koklaşmaya bütün gün.Bol bol sohbet ediyoruz,gıdı gıdı oynuyoruz,ceeee oynuyoruz,egzersiz yapıyoruz,şarkılar söylüyoruz...Kısacası bir daha yaşayamayacağımız günleri doyasıya yaşamaya çalışıyoruz...

31 Ekim 2011 Pazartesi

Kabaklı Börek

 Merhabalar...

Bebeklerimin kahkahaları ve güneşli bir havada uyanmak ne kadar mutluluk verici...Tam attalık bir hava ama malesef atta gidemeyeceğiz :( Perşembe ve Cuma günü de umarım hava böyle olur.Perşembe Doktor kontrolümüz Cuma günü ise aşılarımız var.Bayramda bir şey yapmayacak bile olsak hava güzel olsun ki babişle atta gidelim :) Bilmem anlatabildik mi babiş :D Neyse benimkiler gerilmeye başladı kısa kessem iyi olacak :)

Bu tarifi sevgili Pembe Tatlar'da gördüm,yaptım,yedim,beğendim ve şimdi de yayınlıyorum. 


Gayet basit,sunumu güzel ve lezzetli bir tarif.Kabağın her şeklini  zaten çok severim.Bu sefer de böreğini deneyeyim dedim ve arkadaşımın tarifini uyguladım.Ben ölçeğin 2 katını uyguladım ve fırın tepsisine tam geldi.Arkadaşımın tarifi için tık tık.

Malzemeler;

*4 yufka
*5 küçük boy rendelenmiş kabak
*2 su bardağına yakın beyaz peynir(Orjinal tarifte 2su bardağı kaşar)
*4 yumurta
*2 çay bardağı süt
*2 kahve fincanı sıvı yağ (Ben göz kararı koydum)
*Dere otu,tuz,karabiber,pul biber.

Yapılışı;

*Yumurta ve süt iyice çırpılır.
*Çırpılan sosa;sıvı yağ,tuz,karabiber,pulbiber,dereotu eklenir.
*Yufkalar yuvarlatılarak kesilir ve elle biraz didiklenip karışıma ilave edilir.
*İyice karıştırılır.
*Fırın tepsisine yada borcama dökülür.(Ben yağlamadan döktüm yapışmadı)
*Önceden ısıtılmış 200 derece fırında da pişirdim.
AFİYET OLSUN.

 

28 Ekim 2011 Cuma

Ne Akıllı Şu Bebekler - Sosisli ve Peynirli Milföy Börek

 Öncelikle Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun.

Şehit haberleriydi,depremdi epey sarsıldık.Hiç bir şey yazasım gelmedi.Aslında çok önce yazılmış yazılar bunlar,kısmet bugüneymiş.Umarım bundan sonra hep güzel yazılar yazarız tüm blogcular olarak.Başta barış,afetlerde yıkılmayan şehir haberleri, başarılar,mutluluklar...

3 ayımızı doldurduk, şimdiden anneyi,babayı,anneanneyi,dedeyi fıldır fıldır elimizde oynatmaya başladık bile :) 3 aylık ,daha küçük ne anlar diye düşünmek o kadar yanlışmış ki anne olunca anladım.Çok akıllı şu bebekler çok, dahası hisleri çok kuvvetli.Uyurken bile yanından ayrılsak anlıyorlar.Bir de benim bebeklerim seste daha çabuk uyuyor ve uyanmıyorlar. Mesela benim ayak bileklerim çok çıtlar.Odalarında uyurken yanlarına gittiğimde ayak sesime zıplıyorlar ama mutfakta yanımda uyurken hiçbir sese,konuşmaya uyanmıyorlar. Biz yanlarında iken çok rahat oluyorlar.

Bazı günler aynı oda da yatıyoruz. Geçen gün uyuyorum Artun Bey uyanmış,kendi kendine gülücük saçıyor,ııı,aaa,gguuu diye sesler çıkarıyor,makina gibi çalışan bacaklar ile battaniyesini fırlatmış elleri kolları çoşuyor.Uzun bir süre izledim kıpırdamadan bebeğimi.(Allah'ım ne güzel bir duygu.)Artık dayanamadım o tombiş yanaklara,hiç durmayan ayaklara ve çığlık atan gülücüklerine ve annecim günaydın dedim.Birden dudak büzüldü,gülücükler yerini mızırdamaya bıraktı.(Anne uyanmış ağlayayım da beni alsın bari).Biraz daha bekledim gitgide keyfi kaçmaya başladı ve bebeğimi ağlatmadan kucaklayıp aldım o an her şey eskisi gibi oldu,gülücükler kuş cıvıltısı gibi peşpeşe sıralandı...

Başka bir gün Toprak Bey uyanmış aynı neşe ile gülücükler saçıyor ama ne cilveler Allah'ım ellerininin biri sağa biri sola,büzülüyor,etrafı inceliyor.İlginç sesler çıkarıyor,her an konuşucakmış gibi.Zaten Toprak'ımın çıkardığı seslerde uyumak ne mümkün? Yine gülücüklerle uyandım ve bebeğimi izlemeye başladım.Uyandığımı çok geçmeden hissetti ve gözlerini bana dikti.Allah'ım ne numaralar,ne cilveler resmen kahkahalar atıyor.Bakıyorum gülmüyorum ama ona sevgi ile baktığımı hissediyor olacak ki o da bir süre gözlerime bakıp basıyor kahkahayı.Gülerken bir yumuluyor görmelisiniz, her an gözümün önünde.Uzaktan izlemeye dayanamadım ve aldım yataya başladım yumurmaya.Anne oğul kahkahalarımız Artun'unum peh peh ıngaaaa sesleri ile son buldu...

Artık daha çok ilgi istiyorlar.Sanırım biz konuşmaya çok alıştırdık,konuşalım diye gözümüzün içine bakıp bakıp gülüyorlar.Onlarla ilgilenmediğimiz zamanlarda da kıyamet kopuyor.Kucağımıza almamız şart değil yeter ki konuşalım.Ya da gözlerine bakalım,başlıyorlar gülmeye.Çok ta nazlıyız severken bile sesimizi yükseltsek dudaklar büzülüyor.Artık evi yada farklı insanları da yadırgıyoruz.Geçen kahvaltıya anneanneye gittik.Toprak uyuyordu uyandı.Sağa sola baka baka dudaklar büzüldü başladı ağlamaya.Alışana kadar gülmedi.Geçen kuzenimin eşini gördü Toprak başladı ağlamaya :) Ağlamaları bile tatlı ama ağlamasınlar kıyamıyorum bebişlerime...

 


Milföy acil durumlarda kurtarıcı görevi üstleniyor.Özellikle şu an iki bebekle uzun uzun bir şeyler yapamayan ben için harika bir ürün.Hem pratik hem lezzetli.Uzun zamandır da yapmıyordum.Milföyün içine tavada çevirdiğimiz sosisi ve beyaz peyniri koyup kapatıyoruz.Üstüne yumurta sarısı ve çörek otu serpip 200 derecede pişiriyoruz.Afiyet Olsun...

13 Ekim 2011 Perşembe

TATLI KRİZİ ve SARDALYA KIZARTMASI


 Aman Allah'ım bu ne tatlı yemektir anlamadım gitti doğrusu.Hayatım boyunca ikinci baklavayı zar zor, ısrarlarla yemiş olan ben, ayıptır söylemesi ikiden fazla yer oldum :)  (Adet söyleyeyim de gülün bana dimi :) )Reçel bile yemeyen ben reçel yer oldum.Tabi yine en çok ağırlığı çikolataya veriyorum.Utanmasam bir kavanoz nutellayı yiyeceğim o derece yani.Emzirme ile alakalı bir durum diye düşünüyorum, umarım öyledir.Yoksa geleceğimi pek parlak görmüyorum :P Aslında sadece tatlı değil yemekte eskiye göre çok yiyorum.Yiyor yiyor doymuyorum yahu.Hehehe hatta bugün ayıptır söylemesi kahvaltı da hamur kızarttık epey yedim .Aradan bir saat falan geçti, kalan hamurun başına oturdum ki, Annem; kızım onlarda Eren'e kalsın dedi . Ne yapsın kadıncağız hamurların başına gelecekleri önceden sezdi tabi :D Neyse bende sabahtan kalan simitleri hüplettim :D Çok şükür kilo almıyorum,gerçi yavrucuklarımla kilo almak mümkün değil.Annem de bebekler geldi geleli kilo verdi.Babam memlekette kilo almıştı buraya gelince verdi.Eşimde epey kilo verdi.Beni görenler sen ne olmuşsun böyle diyor.Eski kiloma döndüm ben çok zayıflamadım ama yorgun olduğum için  şaftım kaymış bir durumdayım.(Daha doğrusu görenler öyle diyor)Zayıflamak isteyenler bize yardıma gelebilir :D Gitgide ağırlaşan bebeklerimle yakında kasta yaparım zaten.Neyse çok dırdır ettim sanki.Hazır yemeklerden girmişken yazıma Sardalya ile bitireyim.Balık sezonu açıldığına göre artık bol bol balık yiyebiliriz demektir.Palamut ile yaptığımız açılışı sardalya ile devam ettirdim.(Palamutu yayınlamamıştım) Sardalyayı bazen hamsi diye satar uyanık balıkçılar.Ama sardalyanın tadı da ayrı güzeldir.Sağ olsun babam çevredeki bütün balıkçıları gezer en tazesi nerdeyse ordan alır.Yine sağ olsun işim oluyor diye annem ayıklar ve bana sadece pişirmesi kalır :)Bu kocişko için yaptığım kızartma.Kendim içinde tavada buğulama yaptım.Onu yayınlamıyorum daha doğrusu yayınlayamıyorum çünkü altını biraz geç kapatmışım da ayıptır söylemesi görüntü pek hoş olmadı :D Artık bir daha ki balık günümüzde :D

Yapılışını bilmeyen yoktur ya adet yerini bulsun.Balıklar ayıklanır,yıkanır,unlanır(mısır unu),tavaya dizilir ve kızartılır.Afiyetle yenir.
AFİYET OLSUN...

8 Ekim 2011 Cumartesi

BEBEK BERESİ

Bu cici bereleri annemin karşı komşusu Meral Teyzeleri hediye etti bebişlerim için.Çok sevdim,severekte giydircem bebişlerime.Annelere örnek olsun.Malum önümüz kış.Sözde bende bir sürü şeyler örmeyi planlıyordum bebişlerim için ama nerde.Bazen yemek yemek için bile fırsat bulamıyorum ki.İkiz bakmanın zor olacağını tahmin ediyordum ama bu kadar da zor olacağını bilmiyordum açıkcası.Ne kadar annen yanında olsa da, eşin çok destek verse de, sorumluluk ve en önemlisi de süt sende.Eğer ikiz annesi olmuşsan bir kere dışarı tek başına çıkman mümkün değil.İki kolunda bebek varsa kapıyı nasıl kitliceksin mesela.Yani her zaman birilerine muhtaçsın.Yine çok şükür annem yanımda zaten o uzak olsaydı çıldır Sevtap çıldır olurdum herhalde :D

Artık 2 ayı geride bıraktık.Artık daha da anlamlı gülücükler saçıyoruz.Hatta kahkaha bile atmaya başladık.Dönencemizi takip ediyor ve gülücük atıyoruz.Uykularımız yavaş yavaş uzuyor ve düzene giriyor.Ellerimiz ayaklarımız kıpır kıpır.Evdekiler neler yapıyor takipteyiz.Bakıyoruz bizimle ilgilenen yok basıyoruz çığlığı hemen teselli edecek biri çıkıyor nede olsa.Dedemiz geldi geleli gündüzleri hep omuzunda uyuyoruz.Zaten bayılıyoruz omuzda,göğüste uyumaya.Ne yapalım sıcak bir kucakta uyumak gibisi yok.Aslında çok yoruyoruz annemi,babamı,anneannemi,dedemi,teyzemi ama bir gülücük atıp gönüllerini alıyoruz.Bazen sebepsiz bir sürü ses çıkarıyoruz hatta aynı anda bir başlıyoruz ki sormayın hatta az önce teyzemizi kaçırdık :D Biraz uyuduk,biraz ağladık,biraz da kimsenin anlamadığı sesler çıkardık.Şimdilik kaçtı ama biz bir konuşmaya başlayalım ,ayaklanalım bak kaçabilecekmisin Teyzeciğim? Şimdilik biz kaçıyor ve herkeze mutlu haftalar diliyoruz.

5 Ekim 2011 Çarşamba

İkizlerle İlgili İlginç Bilgiler

 Maileme gelen bu postu sizlerle de paylaşmak istedim

Tek yumurta ikizlerinin DNA'sı aynı olsa da parmak izleri farklıdır.

İkizlerin %25'i ayna ikizleri olarak adlandırılır. Yani birinin sağ gözünün altındaki ben, diğerinin sol gözünün altındadır.

İkiz hamilelik ihtimali annelik yaşı (+30) genetik ve önceki hamilelik sayılarına bağlıdır.

Sağlık istatistiklerine göre 1980 yılından bu yana dünyada ikiz bebek doğurma oranı artmıştır.

İkiz gebelik süresi 36 hafta 3 gün sürer.

Araştırmalar 24. haftada 12 kilo almış olan annelerin düşük veya erken doğum riskini azalttığına dikkat çekmektedir.

Erkek ikizler eşleri ikiz yumurta üretmedikçe ikiz bebek sahibi olamaz.

Çift yumurta ikizleri tek yumurta ikizlerine oranla daha fazla ikiz doğurma ihtimaline sahiptir.

Her 250 doğumdan 1'i tek yumurta ikizidir.

Nijerya gibi bazı Afrika ülkelerinde ikiz doğurma ihtimali 20'de 1 gibi çok yüksek bir orana sahiptir.

En düşük ikiz oranı Çin'dedir.

İkizlerin %22'si solaktır.

İkiz erkek kardeşler ikiz kız kardeşlerle evlendiğinde çocukları kuzenden çok genetik kardeş olacaktır.

29 Eylül 2011 Perşembe

BEBEĞİNİZİN İLK YILINDA SİZİ NELER BEKLER?

 


Teyzemin tavsiyesi üzerine aldığım kitabı sizlere de tavsiye etmek istiyorum.(Anne olacak adaylara)

İçinde pek çok konu hakkında bilgi bulmanız mümkün.Kabızlık,süt sağmak,banyo yaptırmak,aşılar,konak,kusma...vs.En hoş tarafı da ay ay bebek gelişimine yer vermiş olması.Bebeğinizin bulunduğu ayda neler yapabileceğini anlatıyor.Bunun yanında ikiz bebek,prematüre ve sakat bebek gibi özel bölümleri mevcut.Ek gıdalara başladığınızda bebeğiniz için yapabileceğiniz tariflerde mevcut ama bir dezavantajı tarifler bizim yemek kültürümüze pek uymuyor.Bebeğinizi büyütürken merak ettiğiniz bir durum olursa hemen açıp bakabileceğiniz bir kitap.Her bebeğin alışkanlıkları,olaylara verecekleri tepkilerin de farklı olacağı da unutulmamalıdır...

28 Eylül 2011 Çarşamba

İLK GÜLÜCÜKLERİMİZ VE BEZELYE KIZARTMASI

 Ne de güzel gülüyorsunuz bebişlerim. Sadece gülen yüzleriniz de değil gözlerinizin içi gülüyor adeta. Artık anlamlı bakışlar, ardın da uzun uzadıya gülüşler ve gülüşleri ile beliren gamzeleriyle mest ediyor oğluşlarım beni. En çok annenin nazarı değiyormuş ya korkuyorum nazarlıcam bebişlerimi diye. Çok tatlılar ama ne yapayım :) Sım sıkı sarıp hiç yanımdan ayırmak istemiyorum onları. Konuşmaya bayılıyorlar, eğer oğluşlarıma uzun uzun konuşursam beni o tatlı gülücükleri ile ödüllendiriyorlar. Bebeklerimle geçirdiğim her dakika benim için çok özel ve çok mutluluk verici. Çok şükür Allah'ıma. Allah herkeze bu mutluluğu nasip eder inşallah.

Dondurucuda ki bezelyelerimi harcamaya başladım. Bezelyeyi en çok makarna salatasına kullanıyorum. Bu sefer canım kavurmasını istedi, hemen çıkarıp yaptım.


MALZEMELER;

*Yaklaşık 2 kepçe tane bezelye
*1 orta boy soğan
*Sıvı yağ
*Tuz
*Su
YAPILIŞI;
*Sıvı yağda soğanı öldürüyoruz.
*Bezelye,tuz ve suyu ekleyip suyunu çekene kadar pişiriyoruz.
*Sıcak sıcak servis yapıyoruz.

NOT;Ben dolaba atarken bezelyelerimi az haşlandığım için suyu bir çay bardağına yakın koydum.

Bir de duyuru yapmak istiyorum.Arkadaşım suleileegelitatlar.blogspot.com artık www.suleileegelitatlar.com adresinde.Yeni adresin hayırlı olsun arkadaşım.

26 Eylül 2011 Pazartesi

Lohusa Şerbeti ve İkizler Aynı Anda Ağlarsa?

 İkiz bebekleriniz var ve ikisi birden ağlıyor ne yaparsınız? Sizde oturup bir güzel ağlarsınız. :) Şaka bir yana insan bazen gerçekten ağlamaklı oluyor.Kriz en çokta ikisi açken çıkıyor kuşkusuz.Sabretmeleri imkansız oluyor.Onun için eğer yalnız kalacaksam uyanması en muhtemel bebeğimi seçiyor ve diğerini uyandırmadan onun karnını doyurmaya çalışıyorum.Ama bazen evdeki hesap çarşıya uymuyor ve ikisi birden uyanıyor ve acıkmış oluyorlar.İşte ikiz annesinin en zor durumu bu.Birisine mama verip birisini emzirmek...Mama verdiğim bebeğime haksızlık etmiş gibi oluyorum ama mecburum malesef.O yüzden son uyanan mama yiyor.Keşke takip etme fırsatım olsa ama inanıyorum ki Allah kimsenin kısmetini kimseye yedirmez.İkisi de öyle masum öyle tatlılar ki ağlamalarına hiç dayanamıyorum.Dertlerini sadece ağlayarak anlatabiliyorlar.Çok şükür ki artık birbirimize alıştık.Neden ağladığını biliyoruz.Birde anlamasak zaten nasıl ağlarlar kim bilir.Ben ağlamalarına kıyamazken bebeklerini sokağa bırakanlara şaşıyorum doğrusu,nasıl kıyarlar bu meleklere... Hele işkence yapanlara ne demeli?? Ay neyse Allah kötülere fırsat vermesin.


Lohusa şerbeti dedik durduk arkadaşım Şule ile birlikte.Ha yaptık ha yapıcaz derken sonunda yaptım.Yok sürahisiydi,yok şekeriydi, yok süsüydü derken şerbet yapıldı ve bitti.Hamileliğimin sonlarına doğru rahatsızlandığım için gezme fırsatım olmamış ve buralarda lohusa şekeri pek aramıştım.Nedense yanı başımdaki kuruyemişçiye bakmak hiç aklıma gelmemişti :S Neyse bulduk ve yaptık ya önemlisi o.Tarifini vermeden önce bardaklardaki şirin süsler ve tepsi örtüsü arkadaşım Şule'nin hediyesi.Çok teşekkür ederim canım.
Malzemeler;
*Yarım kilo lohusa şekeri( Kızamık şekeri )(Eskiden kızamık olanlara içirirlermiş)
*Toz şeker (Miktar yazmıyorum tadında bakarak atılması en güzeli)
*20 su bardağı su
*Arzu ettiğiniz kadar tarçın yada kabuk tarçın.
*7-8 adet karanfil
Yapılışı;
*Tüm malzemeyi geniş bir tencerede kaynatın.
*Karanfil ve tarçını kaynadıktan sonra süzün.
*Sıcak yada soğuk servis yapın.

25 Eylül 2011 Pazar

Kırmızı Biber Çorbası


 Daha önce denemediğim bir çorba kırmızı biber çorbası.Kırmızı biberi çok seven biri olarak kendimi kınadım :) Bebişlerimden fırsat bulduğum kısa bir anda denemek istedim ve çorbalar listeme ekledim.Nette bir çok tarif var ama en çok hoşuma giden tarif nurdaninmutfaginda ki Sofra dergisinin tarifi oldu.

Malzemeler;
*5-6 adet kırmızıbiber
*3 yemek kaşığı un
*1 yemek kaşığı tereyağ (Ben sıvıyağ kullandım)
*2 lt su
*1 su bardağı süt
*Tuz
*Üzeri için kaşar rendesi (Sofra dergisi maydonoz kullanmış)
Yapılışı;
*Biberler suda haşlanarak kabukları soyulur.
*Soyulan biberler blanderda çekilir.
*Bir tencerede un yağda kavrulur.
*Çektiğimiz kırmızı biber eklenir.
*Yavaş yavaş su eklenerek kaynatılır.
*Kaynayınca süt ilave edilir ve 10 dk daha kaynatılır.
*En son tuz atılır.
*Kaşar rendesi ile süslenerek servis yapılır.

23 Eylül 2011 Cuma

Sünnet Olduk


 Evet evet biz sünnet olduk.Artun'um geçen Cuma günü,Toprağımda bugün sünnet oldu.Bebeğim olmadan önce de erkek olursa erken sünnet yaptırırım diyordum ve erkek bebeklerim olunca 2 ayları dolmadan sünnet olmuş olduk.Aslında doğumdan 48 saat sonra bile yapılabiliyormuş.Benim gibi erken yaptırmak isteyen olup tedirgin olanlar için tavsiyem gecikmeden yaptırın olacak.Anestezi almasına gerek kalmıyor.İdrar yolu enfeksiyonu kapma riski azalıyor.Bebeğiniz pipisi kesileceği için psikoloji bozulmuyor (Yaramazlık yapınca pipini keserim diyemeyecek kimse yani :) ). Ayrıca iyileşme süresi küçük oldukları için daha erken oluyor.Sadece ateş yapabileceği için fitil kullanıyor ve krem sürüyorsun o kadar.Çan yöntemi uygulanarak yapılıyor.Bazen ufak dikişler gerektirirken,bazen dikişsiz işlem sonlanıyor.2 gün sonra banyo yapılabiliyor.Çok şükür biz sünnet faslını aştık ve kocaman delikanlı olduk :) Darısı diğer kardeşlerimizin başına...

Hepinize mutlu hafta sonları diliyoruz...

17 Eylül 2011 Cumartesi

İkiz Annesi Olmak


 Hamileyken çok uyumaktan şikayet ederdim ve tüm anneler bana;"uyu uyu bebekler gelince uyuyamayacaksın nede olsa" derdi.Şimdi neden böyle dediklerini çok ama çok iyi anlıyorum :)

İkiz annesi olmayı orta okuldan beri hayal ediyordum.Daha önce söyledim mi bilmiyorum ama benim babam ikiz.Orta okuldayken gazetede ikiz olma ihtimalleri üzerine yazılmış bir yazı okudum.Yazıda ikizlerin ikinci çocuklarınında ikiz olma ihtimalinin olduğu söyleniyordu.Yani babamın ikinci çocuğu (o ben oluyorum).O günden sonra benimde ikizlerim olabilir derdim hep ve hayallerimde hep ikiz bebek vardı.Bunu şimdi niye anlattı bu kız diyeceksiniz.Anlattım çünkü benim hayallerimde uykusuz kalmak,kendine hiç ama hiç zaman ayıramamak,sürekli emzirmek(bel,boyun ve sırt ağrısı çekmek),planlı bir iş yapamamak yoktu.Ben işin bu zorlu kısımlarını hiç düşünememiştim.Ben sadece onları öpmek,koklamak sevmek kısımlarını hayal etmişim meğer.İstediğim için pişmanmıyım tabiki de HAYIR...Onlar benim herşeyim minik yakışıklı prenslerim.Çok ama çok yorucu zor bir süreç ama bir o kadar da zevkli,mutluluk verici.Allah herkeze anne,baba,nine,dede... olmayı nasip etsin inşallah.

Azıcık yorgunluktan şikayetten sonra gelelim son durumlara.Bebişlerim çok şükür iyiler,hızla büyümekteler.52 günlük olduk ve hala gaz sancılarımızla başımız dertte.Söylenilenlere göre de 3-4 ay olana kadar çekmek zorundayız.Ben yediklerime ne kadar dikkat edersem edeyim bebeklerimde gaz oluyor.Mercimek,bulgur,soğan,sarımsak,süt...gibi yiyecekleri tüketmiyorum.Rezene çayını da hem gaz hemde süt için günde en az bir iki bardak içiyorum.Tabi bol bol da su tüketiyorum her zaman ki gibi.Tabi bebekler iki tane olunca ister istemez mama desteği gerekiyor.Sütün yetersiz olduğu yada ikisi birden acıktığı durumlarda mama tek kurtarıcı oluyor.Özellikle gece veriyoruz böylece daha uzun süre uyuyorlar(gaz olmazsa).Tabi fırsattan istifade bizde uyumaya çalışıyoruz.Artık 2ay bitimine doğru gülücüklerimiz anlam kazanmaya başladı.Zaman öyle çabuk geçiyor ki hiç bir şey anlamıyorum.Hamileliğimin ilk üç ayı mide bulantısı ikinci 3 ayı uyku son üç ayı ise kaşıntı ve ağırlıkla geçti bir şey anlamadım.Bebeklerimi kucağıma aldıktan sonrada onları beslerken,gazını çıkarırken zaman nasıl geçti anlamadım.Zamanın geçip büyümeleri çok güzel ama ben doyamıyorum ki onlara fırsat bulup saatlerce koklaşamıyorum ki oğullarımla.Ya yemek yiyoruz,ya uyuyoruz,ya gazımız oluyor ağlıyoruz.Yada onlar keyıflı oluyor bu sefer benım işim oluyor.İşi yapmasan olmuyor.Her gün çamaşır yıkanıyor onların ayrı bizi ayrı,eee çamaşır demek ütü demek,Biberonlar kaynatılıyor,ağız bezleri kaynatılıyor derken hopp zaman bitti.Değil bloğuma girmek nete bile girip haber okuyamıyorum,boyama,örgü hepten hayal oldu bu aralar benim için.Yemek bile yapamıyorum.Zaten anneciğim yanımda olmasa hepten kafayı yerdim.Sağ olsun her zaman ki gibi yine yanımda.Sizleri de merak ediyorum ne var ne yok diye ama girip gezemiyorum malesef.Umarım kısa zamanda yazmayı ve blogları gezmeye vakit bulabilirim.Neyse çok uzatmışım.

BEBİŞLERİM VE BEN HEPİNİZE SAĞLIKLI,MUTLU GÜZEL BİR HAFTA SONU DİLİYORUZ...

4 Eylül 2011 Pazar

Ben 4 eylül çarşamba günü....


 Ben 4 eylül çarşamba günü gece 11 sularında ağlaya zırlaya gelmişim dünyaya.Aradan geçti yıllar (kaç yıl olduğunu boşverin ) ben hala ağlaya zırlaya güle oynaya her yıl yeni bir yaşa uyanıyorum.Yarın sabahta yeni biryaşımla uyanacağım.Umarım bu yeni yaş bana hep sağlık,mutluluk,başarı getirir.Doğum Günüm Kutlu Olsun...

24 Ağustos 2011 Çarşamba

Oğluşlarım ile Merhaba

 Bugün tam 28 günlük olduk.27 Temmuz çarşamba günü öğlenleyin saat 11:12'de Artun'um 11:14'de Toprak'ım dünyaya geldi.Artun'um 2,62kg Toprak'ım ise 2,07kg olarak doğdu.Toprak'ım beslenemediği ve kan şekeri düştüğü için malesef küveze alındı :( Cuma günü Toprak'ımı hastanede bırakmak zorunda kalarak Artun'um ile taburcu olduk.Bir hafta sonra Toprak'ımı taburcu ettiler ve aynı gün Artun'um sarılıktan hastanede kalması gerektiği için hep beraber Artun'umun yanında kaldık.Ertesi gün hep beraber taburcu olduk çok şükür.Eve geldiğimizden beri de birbirimize alışmaya çalışıyoruz.Minik bebeklerim bu zor hayata uyum sağlamaya çalışıyor.Onlar için şu an en zoru gaz sancıları.Çok acı çektikleri belli oluyor,umarım en kısa zamanda kurtulurlar şu gaz sorunundan.Allah başka dert vermesin,şu an üçümüzde iyiyiz çok şükür ben anneliğe,onlarda bana alıştı sayılır,umarım artık daha sık yazabilirim.Şimdi gitmem gerek her an evde çığlıklar yükselebilir :D


20 Temmuz 2011 Çarşamba

Gebelikte Döküntü ( Ağlamak İstiyorum )

 Allah'ım sana binlerce kez şükürler olsun diye başlamak istiyorum. Neden mi? Ya bu döküntü denilen illet forumlarda okuduğum gibi bana da 2-3 aylık hamileyken başlasaydı nasıl geçerdi o hamilelik??? Allah tüm hamilelere güç kuvvet sabır versin.Hafta sonu bir kaşıntı başladı ellerimde,çarşamba günü olan kontrollümü erkene alıp pazartesi günü tekrar doktoruma gittim.Doktorum görmeden asistanı kız ah sende mi döküntü oldun dedi(Bir çok kişi döküntü olmuş şu son sıcaklardan).Doktorum 2 iğne ve 3 krem verdi ama banamısın demedi.Zaten kremler ve iğne geçirici değil sadece rahatlatmak içinmiş.Çünkü bu döküntünün tek çaresi doğum yapmakmış.Yani anlıcağınız gece gündüz demeden kaşınıyorum.Tabi ellerle kalmadı,kollar,bacaklar,ayaklarım.Her yerim kabarık kabarık yara oldu :( İzi kalmıyor diyorlar umarım öyle olur.Ama geceleri ayrı facia.Bir müddet rahatlamanın tek çaresi soğuk su altına girmek ve kaşınan yere buz koymak.Sıcak hepten mahvediyor.Sentetik giyinmemekte bir önlem tabi bu saydıklarımın rahatlatıcı etkisi bazen 5-10dk eğer uykusuzluktan yorulmussan 1-2 saat olabiliyor.Anlatılacak gibi değil,ağrı,sancı her şeye rağzıyım ama insanın vücudunu parçalayası geliyor resmen.Hele parmak araları gibi kaşınması gücü yerler kaşındığı zaman çıldırıyorum.Bir an önce bebişlerim gelsin,kaşıntılar gitsin ne olur :'( :'( :'(

16 Temmuz 2011 Cumartesi

Saat Boyama


 

Daha önce burda boyadığım saatimi tekrar boyadım.O zaman Salona uysun diye Açık gümüş ve koyu gümüş olan rengini,siyah ve altın sarısına boyamıştım.Şimdi salona saat koymak istemiyorum,daha doğrusu sade boş hali daha çok hoşuma gidiyor belki bir tablo koyarım bir duvarına o kadar.Saat oturma odasına terfi edince boyanmaya gerek duydu.Sarısını aynen bıraktım ama siyah yerini yeniden bordoya boyayıp koltuklara uydurmuş oldum.Bir müddet kullanayım oraya daha ilginç bir saat yapmayı düşünüyorum.Bir müddet bu şekilde kullanıcaz.


Bu aralar hava felaket sıcak insanın hiç bir şey yapası gelmiyor.Biz insan oğlu böyleyiz,kışın soğuktan yazın sıcaktan şikayet ederiz ama ben en çok baharları seviyorum.Ne üşüyor ne de yanıyorsun.Bebişlerim bu sıcakta yanacaklar,şimdiden onları ve bezde pişicek totişlerini düşünüyorum.Allah bu sıcakta tüm hamilelere,bebeklere,yaşlılara ve hastalara sabır versin...

15 Temmuz 2011 Cuma

Penguen Çıngırak


 Tüm Müslüman kardeşlerimizin Kandili Mübarek Olsun.Şehitlerimize de Allah rahmet eylesin diyor,ailelerine sabır diliyorum :(

Tatam...Karşısınızda çıngırak penguşumiz var bu kez.Model yine alonenes'in10 marifette paylaştığı linkten.Ölçüleri yine kafama göre yaptım,ben sevdim bu örgü oyuncak işini.Örmesi çok ama çok zevkli. Şimdi yine eşimi bekliyorum eve gelsin de göstereyim diye :) Tabi esas göstermek istediğim kişiler minik yakışıklı bebişlerim :) Bu arada çarşamba  kontrolümüz vardı.İyiler çok şükür artık zaman daraldı.En geç 15 gün sonra aramızda olacaklar Allah'ın izniyle.Merakla beklemekteyiz.Sağlıkla,sıhatle gelirler inşallah.Şimdi yeni bir oyuncağa başlayabilirim.

Penguiş sayıları;
*6-12-18-24-30-36-40-44-44-44-44-44-44-44 (siyah kafa kısmı)
*16 adet 44-40-36-30-24-(tutma kısmına başlıyoruz)18 adet 18-12-6-bitir. (beyaz kısım)
*6-12-18 (gözlerin beyazı)
*6-12-12-12-12 (burun)
*6-12-18-24-30-36-40 (kanatlar)
*6-12-18-18-18-18-18-18 (ayaklar)

13 Temmuz 2011 Çarşamba

Panda Çıngırak

 


Bu da panda çıngırağımız.Modeli alonenes 10 marifette paylaşmıştı burda. Link olarak da burayı vermiş.Ama ben verdiği linkte yapılışını da bu çıngırakları da bulamadım, hoşuma gittiği için kendi kafamdan yaptım.Şimdi penguenli olanı bitirmek üzereyim. İki tane aynısından yapmaktansa farklı farklı yapmayı tercih ettim.Hem hep farklı şeyler örmek istiyorum :) Paylaşmayı ve sıra ile oynamayı bilsinler değil mi ama :) alonenesin yayınladığı pandanın burnunu uzatmış ben öyle yapmadım ama keşke deneseydim.İtiraf ediyorum kolaya kaçtım ama bir daha ki sefere kendimi biraz daha zorlıcam.Ben yaptığım sayıları not aldım belki birinin işine yarar.

1-6
2-12
3-24
4-28
5-28
6-36
7-40
8-17 sıralar 44
18-40
19-36
20-28
21-24
22-20
23-43 sıralar 16 (tutma yeri oluyor)
44-8
45-4 bitir.

Kulak ve gözlerin sayılarını yok.Kulağın her biri için bir yuvarlak örüp ikiye katlayıp diktim.
Gözler içinde istediğim büyüklükte yuvarlak örüp diktim.
Sonra gözler ve burunu taktım.
Ses çıkarması için yine süpriz yumurtanın içindeki kutuya boncuk koyarak çıngırağımı bitirdim.

11 Temmuz 2011 Pazartesi

Pamuk Tavşanımız...

 


Artık bizimde bir kırmızı gözlü pamuk tavşanımız oldu.Nasıl gayretli gayretli örüyorum görmelisiniz :) Örmesi gerçekten çok zevkli ama birleştirmesinden pek hoşlandığım söylenemez açıkçası.Sanırım çok sıkı ördüğüm için iğneyi geçirmekte zorlanıyorum ama alışırım zamanla.Çözecek gibiyim ben bu işi kendimde umut görüyorum,siz ne dersiniz? Hele tavşanın minik kuyruğu ve kulakları çok sevimli.Keşke pembe burunda taksaydım diye düşündüm ama biraz geç düşündüğüm için takamadım.Pamuk tavşanımızın tarifini Nevalim'den aldım.Tavşanımı cumartesi akşamı bitirdim yeni oyuncağıma başladım bile :) Sıra da çıngırak var oğluşlarıma...Ama bu ara fena bozdum kafayı şunu mu yapsam bunu mu yapsam.Ah neler yapacak Sevtap neler bir bilseniz...Doğuma 3 hafta kaldı ama daha yapacak o kadar işim var ki ama bende pekte derman olduğu söylenemez...Hele bu sıcakta kavrulurken.Yolda gören teyzeler ah yavrum vah yavrum Allah kurtarsın diyorlar epeydir.Neden öyle diyorlar ki diyordum(Tabi o zamanlar rahattım).Sebebini şu son bir aydır daha iyi anlamaya başladım :D Ve Allah tüm hamileleri bir avazda kurtarsın...

9 Temmuz 2011 Cumartesi

Bowling Lobutları Prenslerim İçin ...

 


Daha önce burada topunu ördüğüm bowling setinin lobutlarını ördüm.Biraz ters oldu ilk lobutları örüp sonra top örmem gerekse de ben kolaydan başlayıp elimi alıştırmaya çalıştım.Yasemin'in gönderdiği setin içinden çıkan, sıra takip için plastik küçük çengelli iğne işime çok ama çok yaradı.Sırayı hep karıştırıyordum da :) Lobutları Yasemin'in burada ki bowling penguenleri tarifine uyarak yaptım.Tek fark göz işlemedim ve ağız yapmadım.Sade olmasını tercih ettiğim ve toplarına uysun diye böyle yaptım.En arkada sağda duran pek bir ince boyunlu olmuş :) ama sebebi ipim yetmedi yeni ip aldım .Sanırım farklı marka almışım biraz daha ince diğer ipime göre.İpi saten merserize kullandım.İpçi de  tüysüz olarak bir bu gibi geldi.Bir daha ip almaya gittiğim de Yaseminciğimin tavsiyesi üzerine Nako Bonbon lüx alıcam ama bir kaç yere baktım yoktu.Yakınlarda bulana kadar merserizeden örmeye devam,örmede bir sıkıntı yaşamıyorum.Bu bittiğine göre birazcık daha zoruna el atabilirim değil mi ne dersiniz???

8 Temmuz 2011 Cuma

Braun Thermoscan Ateş Ölçer


 İnşallah Allah kullandırtmaz ama ne olur ne olmaz diye mutlaka almamız gerekenlerden biriydi ateş ölçer.Bebeklerin iç ateşlerini ölçme de doktorlar kulaktan ateş ölçeri kullanıyorlar diye bizde bir tane almaya karar verdik. Yine eşimin seçimi olan Braun Thermoscan'ı tercih ettik. Zaten şu bebek büyütme olayında korktuğum ; bir ateşin çok yükselmesi,bir de boğazına bir şey

kaçması :S İnşallah iki durumla da karşılamaz hiç bir anne.Ama sanırım ateşi yükselmeden büyüyen bebek yoktur :( Allah gücünü kuvvetini verir inşallah.Ateş ölçerin özelliklerine gelince;
*8 ölçüm kapasiteli hafıza fonksiyonu
*Doğru yerleştiğini ve ölçümün doğru yapıldığını veren uyarı sistemi
*Hijyen açısından yedek filtre
*Ayrıca kapaklı bir kutusu sayesinde yedek filtre kirlenmiyor ve rahatça taşınabilir.
*Paketin içinde 21 adet kullan at yedek filtre de mevcut.

Filtre bitince aşağıda ki yedek filtreden alınması gerek kullanım için.Yedeklerinde de 40 adet mevcut.Biz elimizde bulunsun diye yedeğini de alıp hazır ettik.Umarım hiç kullanmamıza gerek kalmaz :S



7 Temmuz 2011 Perşembe

KONTROL

 Dün bebişlerimizin kontrolü vardı ve yine Nts'ye girdik.Allah'ım Nts ne zor şey yahu.Sırt üstü yatmak işkence oluyor ve benim ikiz oldukları için daha çok duruyorum.Hele geçen sefer beyefendiler açmış duyulmamıştı.Doktorum çikolata yedikten yarım saat sonra tekrar Nts'ye girmemi söylemişti ve ikinci girişte duyulmuştu meğer canları çikolata istemiş.Bende bu kez iki kere girmemek için 2 çikolata yiyip girdim Nts'ye. Adam başı birer tane :P Çok şükür çikolatayı yiyince ikinci kez girmeme gerek kalmadı.Doktorum kalp atışlarının ve gelişimlerinin iyi olduğunu söyledi.Ve hareketlerini takip etmemi söyledi.Bundan sonra kontrollerimiz her hafta olacak.Çok şükür iyiyiz.Bana gelince doymak bilmiyorum Maşallahım var ye kürküm ye misali.5-6 öğün yiyorum.73 kilo oldum :) Yemek neyse de bıktım yemek hazırlamaktan yahu.Ayaklarım tontiş tontiş oldular.Ayakta durduğum yürüdüğüm zaman özellikle çok şişiyorlar.Neyse az kaldı bu ay sonu kavuşucağız Allah'ın izniyle kuzucuklarımıza.Yemek demişken, eee hazır yaz da gelmişken bir zeytinyağlı paylaşayım değil mi ama? Ne zamandır yiyesim vardı,homini homini yedik az önce.Yalnız acıkınca yemek yiyişimi görmenizi isterdim sanki günlerdir aç kalmış gibiyim.Çok konuştum yine acıktım :D

6 Temmuz 2011 Çarşamba

ZEYTİNYAĞLI TAZE FASÜLYE

 


MALZEMELER;

*Yarım kilo taze fasülye
*2 orta boy soğan
*3 orta boy domates
*2-3 diş sarımsak
*2 adet küp şeker
*3 yemek kaşığı zeytinyağı
*1 su bardağı su
*Tuz
*Yemek kaşığı ucu ile biber ve domates salçası

YAPILIŞI;
*Fasülyeler ayıklanır ,doğranır ve yıkanır.
*Bir tencerede yemeklik doğranan soğan zeytinyağında kavrulur.
*İçerisine yemeklik doğranmış domates,dövülmüş sarımsak,şeker,tuz ve salça eklenir.
*Son olarak fasülye ve su ilave edilir.
*Tencerenin kapağını kapatıp fasülyeler pişene kadar pişirilir.
*Suyunu çektiği halde pişmezse sıcak su ilave edebilirsiniz.
*Soğuduktan sonra servis yapın.

AFİYET OLSUN.

29 Haziran 2011 Çarşamba

Bebefon ve Bebeğimin İlk Günlüğü

 


Bebefon konusunda epeyce bir düşündük.Daha çok babamız kararsızdı açıkcası.Ben bu konularda daha çabuk karar verirken,babamız her özelliğini incik cincik eder.Ama bizim için hep en kullanışlısını seçer.Nuk bebefon da yine babamızın seçimiydi.Philips Avent ve Nuk arasında gidip geldikten sonra Nuk'ta karar kılıp bebefonumuzu da halletmiş olduk. Belki Aybüke'de ne kadar işe yaradığını görmesem illa bebefon alalım demezdim ama bebefon bebek bekleyen ailelerin mutlaka listeye eklemesi gerekenlerden biri diye düşünüyorum.Aybükem 5 yaşında oldu artık ama geçen yaz tatilde bile onu yatırıp biz bahçe de rahatça oturabildik.Aklımız içeri de kalmadı.Ay sesi gelir mi ?Duyamazsam derdi yok? En ufak bir seslemesini bile duyabiliyorsun.Ayrıca okuduğum kitapta da bebefon ile ilgili şöyle bir not düşmüşlerdi;Bebekler bazen uykularından uyanıp hemen geri dalabilirler.Anne ile aynı oda da yatan bebek uykusundan uyanırsa anne hemen acıktığını sanıp kucağına alacak ve belkı de acıkmayan bebeği uyarmış olacak.Hem kendi uykusunu hem de bebeğin uykusu bölünmüş olacak.Ama bebefon kullanılırsa belki bebek siz yanına gidene kadar tekrar uykuya dalacaktır diyor.Biz henüz bebeklerimiz ile test etmedik ama tüm özelliklerini evde denedik ve memnun kaldık.Nuk bebefon özelliklerine gelince;

*300 m kapsama alanına sahip (Bizim evde bebek odasından terasa rahatlıkla çekiyor)
(Ayrıca eğer bebeğe uzaklığınız çok yoksa kapsama alanını daraltıp gereksiz dalga yayılımını önleyebiliyorsunuz.)
*Hem pil ile hem de adaptör ile kullanabiliyorsunuz.
*Bebek ünitesi ve ebeveyn ünitesi arasın da bağlantı yoksa uyarı veriyor.
*Ses ayarı yapılabiliyor.
*Ses seviyesi tamamen kapalı bile olsa bebeğiniz ses çıkardığında ebeveyn ünitesine uyarı geliyor.
*Ebeveyn ünitesini titreşimle de kullanma imkanı.
*5 çeşit ninni seçeneği yine ebeveyn ünitesinden bebeğin yanına gitmeden ayarlanabiliyor.
*Bebek ünitesinin yerini belli etmek adına çok hafif ışıklı gece lambası var.
*Bebekle konuşabilme imkanı.(Geliyorum bebişlerim :) )
*Duyarlıklık ayarlama,bebeklerin seslerinin ne kadar şiddette duyulacağını ayarlama.
*Oda sıcaklığı ve Uyarı(Bebek odasının sıcaklığı belirleyeceğiniz alt ve üst sınırları geçerse ebeveyn ünitesine uyarı geliyor.
*Alarm özelliği
*Ebeveyn ünitesini nereye koyduğunuzu unutursanız,bebek ünitesinden ebeveyn ünitesini arayabilirsiniz.
*Full Eco ile bebek sessizken bebek ve ebeveyn üniteleri arasında neredeyse hiç yüksek radyasyon olmazmış.

Bu kadar bebefon reklamı yeter değil mi ama :D Biraz da günlük reklamı yapalım ;


Hamile olmadan önce de mutlaka almam gerekenler arasındaydı bu günlük.Günlük tutmayı seven (son zamanlarda hiç tutamasam da) biri olarak bebeklerim için ilklerini içeren bir defter olması , gelecekte bizim ve onlar için güzel bir anı olarak kalması için şarttı.Gittiğimiz tüm kitapçılar da baktık aslında hiç içimize sinen olmamıştı.Babamız son D&R'a gittiğinde bulmuş bu güzel günlüğü.İçinde her detay ve her ayrıntı var.Anne olacak adaylar için fikir olması açısından yayınlıyorum.Netten araştırdığımda içeriğinde neler olduğunu göstermediği için netteki günlüklere güvenemedim.Galata Kitaba ait olan dikkat bebek var!'ın içinde ;
*Günce *İlk sevinç *Artık Aramızda *Minik Eller *Minik Ayaklar *Astroloji *İlk Ziyaretçilerin
*İlk Kutlamalar *Doğduğun Gün *Evine Hoşgeldin *Adının Konması *Ailen *İlk Tepkilerin
*Sen Büyürken *İlk Adımların *Konuşmaya Başlarken *Sevdiklerin *Uyuma Alışkanlıkların
*Yiyecek Alışkanlıkların *İlk Banyon *Sağlık Durumun *Aşıların *İlk Dişlerin *İlk Dışarı Çıkışın
*İlk Arkadaşların *İlk Saç Traşın *İlk Doğum Günün *İlk Yılbaşın *İlk Tatilin 1.-12. Aylar Arası Gelişimin
*En Derin Sevgilerimizle.
Bunların içinde bir çoğunda fotoğraf kısmı mevcut.Sayfaları sarı,pembe,mavi,yeşil,lila olarak bölümlenmiş.Umarım benim gibi anne adaylarının işine yarar.

27 Haziran 2011 Pazartesi

Fosur Fosur Uyumak ve Lohusa Tacı

 Tecrübeli annelerin tavsiyelerine uyuyor ve fosur fosur uyuyorum.Hem de ne uyumak mesela bugün öğlende uyandım oda eşim aradığı için muhtemelen aramasa uyumaya devam edecektim :) Sabah saat 7'de kalkıp kahvaltı yaptıktan sonra cubbala yatağa ,tekrar uyanışım öğleyi buluyor.Bu aralar nedense kendimi çok yorgun hissediyorum,sanırım hamileliğimin ilerlemesi yorgun düşmeme sebep oluyor.Bu aralar oğluşlarım da annelerine karşı çok insaflı davranıyorlar sağ olsunlar.Uyumama engel olmuyorlar,mesela kaburgama dayanmıyor dayansa da rahatsız etmiyor.Yahutta o kadar yorgun oluyorum ki acıyı hissetmiyor da olabilirim bilemicem.Ama çok derin uyuduğum ve sayısız, çoğunu hatırlamadığım rüyalar gördüğümde bir gerçek. Artık bebeklerimizin ihtiyaçlarının bir çoğunu tamamladık sayılır ama daha eksiklerde var.Dün bebefonlarını ve ilk günlüklerini aldık.Oda takımları da geldi,aslında direkt kullanabilirsiniz dediler ama biz her ihtimale karşı 1 hafta boyunca havalandırmayı düşünüyoruz.Hastane çantamda daha hazır değil eksikleri var.Ve tabi aklımda yapmak istediğim bir çok plan ama bir tacı bile yapmak çok vaktimi aldı.Hareketlerim iyice kısıtlandı.Yere eğilmek en kötüsü.Mümkün olduğunca yere düşeni almıyorum yemek olmadığı sürece aman dursun,eğilmek ne zor iş şu hamilelikte yahu.


Neyse çok gevezelik ettim gelelim fiyonklu tacıma.Hastane için kendime fıstık yeşili bir gecelik aldım bir tane daha almam gerek ama gidemedim,onu da mavi alıcam.Yeşil için yeşil tac yapayım dedim ama aklıma fiyonktan başka bişi gelmedi.Netten baktım genelde kocaman güller olan taclar var.Pek bana göre değil onlar.O yüzden en sevimli hali ile fiyonkta karar kıldım.Yeşil kurdelayı silikon ile siyah tacın üstüne geçtim.Kalan kurdela ile birde fiyonk yaptım tamamdır ama nedense işçilik konusu pek içime sinmedi.Pek rahat pozisyon bulamadığım için rahat çalışamıyorum.Belki başka model(aklıma gelirse) bir tane daha yapabilirim.Olmazsa buda fena olmamış.Baksanıza güzel bebeğime ne de güzel yakışmış değil mi ama...



26 Haziran 2011 Pazar

Cevizli Humus


 Normalde Humusun cevizlisi oluyor mu bilmiyorum ama yaptım oldu :D

Malum ceviz, tüketmem gereken gıdaların arasında ve bana tüketmekten gına geldi.O yüzden artık bir şeylere katıp yemeye çalışıyorum.En çokta dondurma ile tüketiyorum.Birde humus ta denemek istedim ve cevizi, salatalarda seven biri olarak humusa da yakıştırdım.

MALZEMELER;
*1,5- 2 Su bardağı nohut
*Yarım su bardağı tahin
*Yarım su bardağından biraz fazla zeytinyağ
*Yarım su bardağı dövülmüş ceviz
*3-4 diş dövülmüş sarımsak
*2-3 adet limon(azar azar damak zevkinize göre dökün)
*İstediğiniz miktarda tuz

YAPILIŞI:
*Nohutları düdüklü tencere suda 45 dk boyunca haşlıyoruz.(Nohuttan nohuta fark oluyor kabukları kolayca soyulmuyorsa biraz daha haşlayabilirsiniz.)
*Haşlanan nohutların kabukları soyularak blendera vurulur.
*Genişçe bir kapta ezilmiş nohut,tahin,zeytinyağ,ceviz,sarımsak ,tuz ve limon eklenerek iyice karıştırılır.
*İster ceviz ister limon ile süsleyerek servis yapılır.
Not:İsteğe göre pul biber,kimyon gibi sevdiğiniz baharatları da kullanabilirsiniz.
AFİYET OLSUN

24 Haziran 2011 Cuma

Ejderha Dövmeli Kız

 


Bu kitapta son zamanlar da adından çokça söz ettirdi,bir çoğunuz biliyor hatta okumuşsunuzdur.Bende seri halde 3 kitaptan ilkini okudum.Aslında ilk bunu sonra üstteki kitabı okudum.Şu anda elimde kişisel gelişimle ilgili bir kitap var.İkincisine ne zaman başlarım bilmiyorum ama şu an çok kalın kitapları elime almak istemiyorum.Hele sürükleyici olunca işi gücü bırakıp okuyorsun olmuyor.Bu ara bir sürü işim var o yüzden diğer kitaplarını daha sonra başlamayı düşünüyorum :) Eğer bu tarz kitaplardan hoşlanıyorsanız mutlaka okuyun derim.Övgüleri sonuna kadar hak ediyor.

Uçurtma Avcısı


 Son zamanlarda okuduğum iki kitaptan ilki Bu dönemde okumamam gerekirdi biliyorum ama başladım bir kere bir kaç yerinde de bir güzel ağladım ve bitirdim hemen :) Konusu,anlatımı ile sürükleyici ve bir solukta okunabilecek bir kitap.Hamile değilseniz okumanızı tavsiye ederim :)

19 Haziran 2011 Pazar

Arkadaşım Şule'den Hediyeler...

 


Cumartesi akşamı canım arkadaşım Şuleciğim ve eşi bizi ziyarete geldiler.Bol yemek,bol sohbet ve bol hediyeli çok güzel bir akşam geçirdik.Gelirken bir sürü ciciler getirdi bize.Ellerine kollarına sağlık ,kesene bereket diyor ve çok çok teşekkür ediyorum.

İlk olarak nefis yaprak sarmasından bahsedicem.Yaprak nefisti ve kalem gibi sarılmıştı.Kuzum ben çok pişmiş seviyorum diye de fazla pişirmiş ve tam ağzıma göre olmuştu.Ellerine sağlık canım.

Sarmaların altındaki servis tabak takımını da ev hediyesi olarak getirmiş düşünceli arkadaşım.Kırmızıyı sevdiğim için tercihini kırmızıdan yana yapmış.Eee boşuna dememişler kırmızı olsun 5 kuruş fazla olsun diye. Zevkle kullanacağım kırmızı tabaklarım oldu.

 


Bebişlerim içinde bir sürü ciciler getirmişti Şule Teyzesi ile Samet eniştesi.İşte bunlardan biri bu sevimli ateş ölçer.Çok sevimli bişey ya :)


Ve yine bebişlerim için çıtçıtlı badyler almış.Hepsi birbirinden şirin ve sevimli.



Bedenlerini genelde büyük almış ve çok iyi etmiş çünkü yeni doğan için epeyce almıştım ben ileri ki dönemler için hazırlıklara Şule Teyzeleri başlamış oldu.

 


Bende oğluşlarımı çok seviyorum çok şeker bir bady.Bu arada bunlardan 2'şer adet var ben birilerinin fotolarını koydum.

 




Ve 4'er adet çorap almış Şule Teyzesi oğluşlarıma.Hepsi birbirinden güzel ama Teyzeleri en çok asker desenlisini beğeniyor.



Ve son olarak Şule'ciğimin Annesinden benim için bir kitap ayracı.Çok sevindirik oldum görünce, ellerine kollarına sağlık Teyzecim.Şapkasına dikkat çekerim 3 şekilde kullanılıyor.Hemen okuduğum kitapta yerini aldı bile :)
Bunun yanında izlemediğimi bildiği Aşk Tesadüfleri Sever filminin Cd' si,memleketten getirdiği mis gibi salça ve yine memleketten tazecik bulgur'da vardı çanta da .Çok düşünceli ve eli açıktır benim arkadaşımın.
Çok çok teşekkür ediyorum canım benim,bizi çok mutlu ettin.Ellerine sağlık,kesene bereket tekrar.



17 Haziran 2011 Cuma

BİZ GELDİK :)

 İstemeden uzun bir ara vermek zorunda kaldık malesef.Bu süre içinde beni telefonla arayan , e-mail atan,yorum bırakarak mutlu eden tüm arkadaşlarıma çok çok teşekkür ediyorum.Ara vermemizin sebebi çok şükür sağlık problemleri değil.Allah'a şükür üçümüzde çok iyiyiz ve üçümüzde hızla büyüyoruz :P

Ara vermemizin sebebine gelince ; derler ya bebekler kısmeti ile gelir diye varmış bir bildikleri işte.Kısmetinde ev getirdiler bize bebişlerim.Allah'a şükür artık kendi evimize geldik.Uzunca bir süredir arıyorduk ama ne istediğimiz gibi bir yer ne de kesemize uygun bir yer bulamamıştık.Derken artık kiralık bakalım yeniden derken evimiz çıktı karşımıza ve hemen taşındık.Bina yeni olduğu için de telefon kutusu yokmuş bu sebepten dolayı internetimizin bağlanması biraz uzun sürdü.Çok şükür artık internetim var.Ve bu internetsiz zaman içinde anladım ki internetsiz olmak çok ama çok kötü.Evimize çok şükür yerleştik.Tüm işlerimi anneciğim yaptı.Mahvoldu kadıncağız.Sadece evi temizleyip yerleştirmekle kalmadı birde bahar temizliğimi de yapmış oldu.Yataklar yorganlar havalandı.Her şey yıkanıp tek tek ütülendi.Zaten ben taşınmadan bir ay kadar önce annemler evde tadilat yaptırmıştı.Banyo,mutfak ve antrenin fayansları değişip,boya badana falan olmuş ve daha onun yorgunluğu geçmeden ben taşınarak yorgunluğuna yorgunluk kattım.Allah kimseyi annesinden ayırmasın.Kimse annenin yaptığını yapamaz.Canım anneciğimi çok ama çok seviyorum o hep yanımda, her daim.Onun hakkını nasıl öderim bilmiyorum.Bu olaydan da çıkacak sonuç;Çocuklarını evlendirmekle de annelik görevi bitmiyor :) Şimdilik annem 20 günlük tatile gitti memleketimize.Tabi bebişler erken davranıp gelmezse :)

Bebişlerime gelince; 31 haftayı bitirdiler ve geçen haftaki kontrolde biri 1.400gr diğeri ise 1.500 gr oldular.Geçen hafta ilk NTS (Bilmeyenler için;kasılma ve bebek kalp ritmi ölçen bir test kısaca)ye girdim.Doktorum komplikasyonların başladığını bebekleri dinlememi kasılma hissettiğim an hemen gelmemi söyledi.İkizler zaten erken doğuyor ama daha da erken doğma riskleri mevcut.Allah'a şükür geçen haftadan beri bir sıkıntı yok (dilimi ısırayım dünde net düşmüyor dedim akşam düştü sürekli).Salı günü tekrar kontrolümüz olacak.Bana gelince tam 10 kilo 400gr aldım.31 hafta sonunda.Kocaman sivri bir karnım oldu artık.Yastık koymuş gibi duruyor. Sokakta gören her kez tebessüm ediyor.Teyzelerde oyyy kızım Allah kurtarsın diyor.Aminnnnn. Bebeklerimin büyümesi beraberinde bir çok sıkıntı getiriyor tabi bana.Başta kaburgam çok ağrıyor.Kaburgam batışmasın diye geri geri duruyorum o zaman da sırtım ve belim çok ağrıyor.Hele bazen öyle çıkıyor ki küçüğü yukarı nefes bile alamıyorum.Çokta hareketliler,resmen bazen sarsılıyorum vurduklarında.Bazende çok rahatlarmış gibi turluyorlar :) Tabi bu zorluklar içinde onlar kıpıştıkça çok ama çok mutlu oluyorum :)

Artık çantamızın da hazırlanması gerek tabi ne olur ne olmaz ama hala ne çanta hazır ne odaları.Sadece giysileri hazır sayılır.Birde yeni doğan takımlarını yıkayıp ütüledim çantaya koydum.Bu pazar diğer eksikleri de halledip çantayı kapının önüne bırakamam gerek.Malesef artık yürüyüş yapmam çok zor oluyor, hemen yoruluyorum ayrıca sol ayağım şişiyor.Doktor ayakta durmaktandır dedi.Biz Albüm mü var dedik ama albüm şişi inmiyormuş.Gerçekten de 2 gündür iş yapmıyorum ve şişlik yok.Çok yürüyemediğim içinde eksikleri tamamlamak zor olacak.Neyse bir şekilde hal olacak artık.Allah daha kötüsünü vermesin.İşte kısaca bizde durumlar böyle arkadaşlar.(Pek kısa olmamış ya neyse).



Bu hafta içi Sevgili örgücüoyuncakcıninemden gelen paketle çok ama çok mutlu oldum.Pakette hem benim için örülmüş harika,yumuşacık ve favori rengim siyah bir şal.Bebişlerim içinde 3 tane sevimlimi sevimli oyuncak.Odalarına gelip gidip bakıyorum hepsi çok güzeller ve benim için çok değerliler.Çok ama çok teşekkür ederim ninecim, ellerine kollarına emeğine sağlık.Beni çok mutlu ettin.

 


Şu sevimli ayıcığımızın bakışlarına bakar mısınız ne kadar da masum değil mi?


Bu da ördeğimiz çok güzel oturuyor ve çok sevimli.


Ve bayan fareciğimiz.Eteğimizde çok şık.Gözükmüyor ama eteğinden sarkan kuyruğu da çok sevimli.Tekrar çok çok teşekkür ederim ninecim,ellerine sağlık.

Sizleri ve bloglar da ne var ne yok çok merak ediyorum.En kısa zamanda hepinizi tek tek ziyaret edecek ve ses vereceğim.

Şimdilik hoşçakalın...




16 Mayıs 2011 Pazartesi

BEBEKLERİM İÇİN PATİK VE BERE

 

Bebeklerim için ördüğüm ilk ciciler bunlar.İkiz olunca her şeyden çift örmek zorunda kalıyorum :) Yaptığım araştırmalar aynı giydirmemeyi öneriyor ama haksızlık yapmış gibi hissediyorum kendimi.O yüzden genelde alırken de, örerken  de modeli aynı renkleri farklı seçmeye çalışıyorum. Aslında yelekte yapacağım bunlara takım fakat sabredemedim bunları önceden yayınladım :) İpleri açık mavi ve lacivert kullandım.Çok severek ördüm.İnsan bebeklerine örünce daha bir zevkli oluyor.Bol bol da hayal kuruyor :)

Patikleri netten buldum.Bir çok sitede bu model ve yapılışı anlatıyor.Yinede resimli anlatım için http://www.cahidejibek.com'a bakabilirsiniz.

İpler: Nako lüx minnoş mavi ve lacivert.
Şiş no:3
Yapılışı;
*25 ilmek başlıyor ve 32 sıra olana kadar haroşa örüyoruz.
*8 ilmek kesip renk değiştiriyoruz.
*4 sıra düz , 4 sıra haroşa örüyoruz.
*Düzler 7 adet olunca kesiyoruz.
*Başlangıç ile bitişi dikiyoruz.
*İki renkli yerleri üsten ve alttan büzüştürerek dikiyoruz.
*Topuk kısmınıda dikiyoruz.
*Tığ ile kenarlarına süs yapıyoruz.
*Son olarak ponpon yapıp patikleri tamamlıyoruz.


Bu bereyi yine nette bir resim var onda görmüş ve nineciğime kaç ilmekle yapmam gerektiğini sormuştum.O da sağ olsun,hem ölçü verip hem de Nako'nun dergisini almamı önermişti.Berenin örneği Nako dergisinden.

İpler: Nako lüx minnoş mavi ve lacivert.
Şiş No :3,5
YAPILIŞI;
*80 İlmek ile başlıyoruz.
*4 diş haroşa ve sonra 18 cm düz örüyoruz(Ben yaklaşık 15 cm'de kestim)
*İlmekleri tek seferde kesiyoruz ve uçlarından birleştirip dikiyoruz.
*Üst kısmını da dikiyoruz.
*2 kenarına ponpon yaparak berelerimizi tamamlıyoruz.


Bu aralar pek sık nete giremiyor ve sizleri de ziyarete gelemiyorum.Çok şükür sağlıkla ilgili bir problem yok ama taşınma telaşımız var.Gerçi ben hiç bir şey yapmıyorum ama yinede aklım hep ev işlerinde.Bebeklerimin geçen hafta içi kontrolü vardı.Tam tamına 900 gr olmuş prenslerim.Doktorumuz beslenmelerinin eşit olduğunu ve keyiflerinin de yerinde olduğunu söyledi.Haftaya yine kontorlümüz var.Bu arada 26 haftamız bitti(6,5 ay).Kaldı 10hafta (2.5 ay).Zaman o kadar çabuk geçiyor ki anlatamam.Ah vah derken bir bakmışım dünyaya gelmişler.Sağlıklı gelsinler başka bir şey istemiyorum.

Ben de günden güne büyüyorum.Çok şükür kiloyu ben değil bebeklerim alıyor.Tabi ki karnım büyümekte.Çok komik bir görüntü oluşmaya başladı :) İkiz olduğunu duyanlar hiç belli olmuyor diyor.Ne kadar seviniyorum anlatamam.Hamilelikte en çok kilo almaktan korkuyordum çok şükür şimdilik iyi gidiyorum.İnşallah hep böyle giderim.Tabi zaman ilerledikçe yorgunluğum kat kat artıyor.Artık kamyon gibi hissediyorum kendimi.Yavaş yürüyor ve hemen yoruluyorum.Bel ve sırt ağrılarım günden güne artıyor.Ayakkabı bağlamak,yere eğilmek git gide zorlaşıyor ama tüm bunlara rağmen bir iki tekme beni çok ama çok mutlu ediyor :) Artık ikisini de rahatça hissedebiliyorum ki dışardan bile belli olmaya başladı.Sağ olsunlar sabahları şimdiden uyandırmaya başladılar bile :) Onlarla güne uyanmak mutluluğuma mutluluk katıyor...




10 Mayıs 2011 Salı

HEDİYELERİM

 

Sevgili arkadaşım yaseminkale oğluşlarım için bu harika el kuklasını hediye gönderdi.Daha önce oyuncakların içinde el kuklası görmemiştim.O kadar sevimli ki anlatamam.Üstelikte ötüyor.Eşim de bende çok ama çok beğendik.Canım arkadaşım bizi nasıl mutlu ettin anlatamam.Çok çok çok teşekkür ederiz.Eminim bebişlerim de  severek oynayacaklardır. Bebişlerimi bilmem ama ben gidip gelip oynamaya başladım bile :) Ne kadar teşekkür etsem azdır.Çok teşekkürler Yasemincim.

 Bir de örgü seti göndermesini rica etmiştim arkadaşımdan.Sağ olsun hediyesi ile göndermiş.Çok sevimli renk renk gözlerin bulunduğu ayrıca bölmeli kutusu ile de çok kullanışlı olan bir amigurumi setimde olmuş oldu böylece.Magnetlerin  de çok sevimli olduğunu söylemeden edemeyeceğim.Arkadaşıma tekrar çok ama çok teşekkür ediyorum.Ve ilk örgü oyuncaklarımı bir an önce örmek istiyorum :)


Bu güzel yüzükte sevgili blog arkadaşım fimovefimo'dan hediye.Arkadaşımın anneler gününde yaptığı bu çekilişin ilk anneler gününde bana çıkması da ayrı bir mutluluk oldu benim için.Blogların yaptığı çekilişlerde ilk defa şans bana güldü.Çok severek kullanacağım bir yüzüğüm daha oldu.Ellerine kollarına sağlık arkadaşım.Çok ama çok teşekkür ederim.Diğer harika fimo çalışmaları için bloğuna mutlaka uğramalısınız.

 


Yüzük kadar içindeki kart ve pakete de bayıldığımı söylemeden edemeyeceğim.Fimodan minik ayakkabı,şık bir mini paket ve minicik kart çok ama çok sevimli.Çok teşekkür ederim tekrar.


Ayrıca Anneler Günün'de post yazamadım burdan tüm blog arkadaşlarımın Anneler Gününü Kutlarım.

30 Nisan 2011 Cumartesi

Detaylı Ultrasyon

 Geçen pazartesi günü detaylı ultrasyonumuz vardı çok şükür bir sorun çıkmadı.Detaylı ultrasyon da bebeklerin bir çok organına bakılıyormuş,hastalık olup olmadığı görünüyor ve sanırım bazı hastalıklara anne karnında da müdahale edilebiliniyormuş.Detaylı ultrasyon ile birlikte testlerimiz de bitmiş.Bundan sonra sadece bebişlerimin gelişimi izlenecek.Bu arada 6 ayımızı geride bıraktık ve önümüzde sadece 3 ayımız kaldı :) Bizden haberler şimdilik bu kadar.Havaların git gide ısındığı şu günlerde herkeze mutlu pazarlar dileriz...

Anneciğim İçin Damacanalık

 

Anneciğim bir kaç ay önce mutfağını yeniledi.Fayanslar beyaz,dolaplar beyaz-siyah,dolap kulpları ise siyah taşlı olduğu için bende siyah çalışmak istedim.Boyutlu boya ile çalışmayı çok seviyorum ve şık durduğuna inanıyorum.Ve genelde çok renkli çalışmam.Çok renkliden kastım çok zıt yada bir çok rengi bir arada kullanmam.

Zemini 2 kat siyaha boyadıktan sonra üzerine boyutlu boyalar ile papatyacıklar yaptım ve ortalarına da taş yapıştırdım.Taşı siyahta seçebilirmişim daha dikkat çekerdi ama böyle de güzel oldu parlıyor pırıl pırıl.Hele verniklendikten sonra çok güzel oluyor siyah.Bugün götürdük ve annem kullanmaya başladı.Mutfağına da çok yakıştı.Güle güle kullansın aşkım benim.Birde masanın üzerinde durması için peçeteliğini yapıcam.


Bu arada daha önce bir çok arkadaşlarımın uyarısını dikkate alarak son doktor kontrolümde ahşap boyama yapıp yapamayacağımı doktoruma danıştım.Vernik ve tiner kullanmamamı ama boyama yapabileceğimi söyledi doktorum.Zaten bebişlerimizin bebek haberini aldıktan sonra vernikleme işlerini babamız üstlendi.Gerçi normalde de tıkadığı için mecbur kalmadıkça kocişko üstleniyordu bu görevi.Yani kısaca vernik ve tiner kullanmadığım için boyamaya devam edebilirmişim :)