
Eski faaliyetlerden devam ediyorum lakin bu ara hiç faaliyet yapamıyoruz,hazır oyuncaklarla idare ediyoruz. Onların yanında faaliyet dolabını açıp,bir şey hazırlayamıyorum. Ya laf dinlemeyip bir şeyler döküp saçıyorlar, ya kavga ediyorlar ya da bitmek tükenmek bilmeyen sorular ile beni saniyede bitiriyorlar

Artık hiç tahammül edemiyorum sorularına.Aynı soruya günde 20X2 kere cevap veriyorumdur.Ve sabahtan akşama kadar başka başka nice sorulara cevap veriyorum tahmin bile edemezsiniz. Ağlıyorum artık ya... Şu çocukların kapat düğmesi olsa ne güzel olur. Onların dışında ne telefonla konuşabilirim, ne eve gelen biri ile ne de akşam eşimle. Hep onlar konuşacak ya da onlarla konuşulacak. Hele trafik ne demek? araba ne demek? trafik ışığı ne demek? laflarından kusucam. Birde her zaman söylediğimden farklı söylediğimde; hayır öyle değil böyle diyorlar.Mübarek çocuk madem biliyorsun, niye habire soruyosun diyorum ve dediğime pişman oluyorum lakin;peki anne araba ne demek? demiyorlar mı hangi camdan atlasam diye bakıyorum.Of anlatırken bile içim şişti

Ah ah evde özgürce konuşamıyorum ya bende içimi buraya döküyorum ne yapım. Neyse gelelim oyunumuza;

Biriktirdiğimiz tuvalet kağıdı ve havlu kağıdı rulolarını diziyoruz ve hangilerinin büyük ve küçük, hangilerinin dar ve geniş olduğunu söylüyoruz.Topları üzerine diziyoruz ve başka toplarla vurarak eğleniyoruz.Ruloları kırana kadar eğlendiğimiz bir oyundu,tavsiye ederim.