30 Kasım 2013 Cumartesi

Akvaryuma Balık Yapıştırma


 

Can ve Ceren'in günlüğünde görüp hemen yaptığım bir faaliyet.Meraklı minik dergisinin verdiği balık etiketlerini kullandık.Akvaryumunda çıktısını aldım.Hem kolay hem de eğlenceli bir faaliyet oldu paşalarıma...

29 Kasım 2013 Cuma

DERSİMİZ 1

 Paşalarım ile bugün 1'i çalıştık. Bu aralar sayıları ağızlarından düşürmüyorlar. Bende fırsattan istifade sayıları tek tek çalıştırmaya karar verdim.ilk önce internetten çıktısını aldığım sevimli zürafayı boyadık.


Daha sonra yine nette gördüğüm oyun hamurundan bir faaliyeti yaptık.Oyun hamuruna 1 çizdim ve pipetleri çizgiden giderek batırdılar.Biraz çizgi aşıldı ya olsun o kadar :)


Son olarak takip ettiğim bir blogta görmüştüm ama nerede olduğunu hatırlamadığım bir faaliyeti yaptık.Paşalarım bu tarz yapıştırmaları çok seviyor.Daha önce burada ipli ve burada pipetli çalışmıştık.Gazete kağıdından bir resmi yaptık.Gazete kağıdının bir de parçalama kısmı olduğu için ayrıca eğlendiler.Önce makas çalışması yaptılar biraz,sonra baktılar olacak gibi değil başladılar yırtmaya :) Yine çift taraflı bant kullandım,hem daha temiz hem de daha sağlam oluyor.Yapıştırdığımız malzemeler dökülmüyor.


Sayılarla ilgili olarak başka ;ahşap yapboz çok faydalı,onun dışında burada  paylaştığım oyuncak var.Burada paylaştığım eşleştirme kartları var.Bunları yırttı benim haylazlar şimdi yenisini yapmalıyım ;S Birde örgü oyuncak olarak örmeye başlamıştım amma bıdır (sıfır ) ve biyi(bir) örüp bıraktım acil başlamam gerek :) Şimdi araştırmaya gideyim de 2 için değişik faaliyetler araştırayım  ;)  İyi Geceler...







28 Kasım 2013 Perşembe

BÜYÜK-KÜÇÜK PONPON

 Yine geçen haftalarda yaptığım bir faaliyet. Amaç uzun rulodan büyük ponponları atmak, kısa rulodan küçük ponponları atmaktı.Tabi Artun efendiye göre amaç ruloları koparmaktı.Görür görmez aaaaa deyip pat diye çekiverdi.Tabi ben söylene söylene yapıştırdım.


5 ya da 10 dakika fotoğraftaki gibi oynadılar ve sonra ponponlar bir yere rulolar bir yere atıldı.Amacına uygun oynanmadığı için en kısa zamanda tekrar yapılacak.

 




26 Kasım 2013 Salı

SARIMSAKLI YOĞURTLU DÖVME ÇORBASI

 


Nette gezerken nefis yemek tarifleri ile dolu olan Cahide Jibek'in sitesinde dövme çorbasının sarımsaklı ve terbiyeli yapıldığını görünce sarımsak sever biri olarak hemen denedim.Ufak değişiklikler ile kendi dövme çorbamı yaptım ve paşalarım da dahil çok beğendik :)

MALZEMELER;

*1,5 çay bardağı aşurelik buğday
*2,5 su bardağı yoğurt
*1 yumurta
*1 tatlı kaşığı un
*3 diş sarımsak
*Tereyağ,pul biber,nane

YAPILIŞI;
*Akşamdan ıslatılan buğdayımızı üzerine geçecek kadar su ekleyip düdüklüde 10 dk haşlıyoruz. Buğdayların tam yumuşamış olması gerekiyor.
*Yoğurt,yumurta ve unu iyice çırpıyoruz.
*2,5 su bardağı sıcak su ilave edip tekrar çırpıyoruz.
*Yaptığımız terbiyeyi, buğdayın içerisine koyup iyice kaynatıyoruz.
*Tuzunu ve ezdiğimiz sarımsağı da ilave ediyoruz.
*Son olarak kızdırdığımız tereyağ,pul biberi ve nane ile süsleyip servis yapıyoruz...

25 Kasım 2013 Pazartesi

Pipetle Resim Yapma

 Can ve Cerenin oyun günlüğünde görüp hemen yapmalıyım dediğim bir etkinlikti.Lakin bebelerim pipetten çok hoşlanıyorlar.Daha önce burda yaptığımız pipetli etkinlikten hoşlanan Artun Paşam yine severek oynadı.Toprak Paşam daha isteksiz olmakla beraber bitirdi ve sonuçtan da memnun kaldı.


Deniz taşıtlarını seven kuzucuklarım için bu sevimli yelkenli teknenin çıktısını aldım. Yapıştırıcı olarak pritt ve çift taraflı bant kullandım.Şahsen çift taraflı bant hem daha temiz hem daha sağlam oluyor.Yapmak isteyenlere tavsiyem çift taraflı bant kullanmaları.

 



Bu da resmimizin bitmiş hali...

24 Kasım 2013 Pazar

ZEYTİNYAĞLI SOĞAN DOLMASI

 


Daha önce bu yazımda bahsettiğim soğan dolmasını yaklaşık 20 gün önce yaptım ve fotoğrafladım ama yazıyı hazırlamak kısmet olmadı bir türlü. Bugün bebeleri uyutma sırası kocişteyken, ilk işim bilgisayarı açıp yazımı hazırlamak oldu.Benim çok ama çok sevdiğim bir yemektir kendileri.Evlendikten sonra Nezahat Teyzemiz de yedim ve çok beğenmiştim.Tarifi çok arasam da,sirkeli tarif hiç bir yerde yoktu. Soğan dolmasını dolma yapan da sirke kesinlikle...Nezahat Teyzemizden öğrenmek nasip olmasa da çok şükür Meloş'tan öğrendim.Aslında üstad rahmetli anneanneymiş(Allah rahmet eylesin).Bana ellerinden yemek nasip olmadı malesef.


Lezzetli ve değişik bir tat olduğu kadar el oyalıyıcı da.Bol vaktinizin olduğu zamanda yapmakta fayda var. İki çocukla benim yapmam epey zor oluyor.Uyku vakitlerinde bitmez, uyanıkken de soğanın yarısını yiyorlar :) Bir de bakcam bakcam,içine bakcam :),pilowu yicem veyyyy :) Bütün zorluklara rağmen yaptım bitti :) Gelelim nasıl yapıldığına ...

 


MALZEMELER;

*20 adet orta boy ve hafif sivrice soğan
*İçi için 8-10 adet orta boy soğan.
*1 su bardağı bulgur
*1 su bardağı pirinç
*4-5 adet domates
*1 su bardağı sirke(Sirke sevenler 1,5 ta koyabilir)
*4-5 tatlı kaşığı nane
*Yarım su bardağından biraz daha fazla zeytinyağ
*Tuz ve karabiber
*Sıcak su

YAPILIŞI;

*20 adet soğanın; kabukları soyularak, bol suda, ilk fotoğraftaki gibi cücüğünü çıkarana dek haşlanır.(Dikkat çok haşlanmasın parçalanır)
*Başka bir tencerede iç harcımız için yağımızın yarısı ile 8 adet soğan yemeklik doğranarak kavrulur.
*Soğanlar renk değiştirmeye başladıktan sonra yemeklik doğranmış domateslerde eklenerek iyice kavrulur.
*Ayıklanmış ve yıkanmış bulgur ile pirinçte eklenir ve 2 dakika daha kavrulup 1 su bardağı su eklenerek kısık ateşte su çektirilir ve altı kapatılıp soğumaya bırakılır.
*Soğuyan harcımıza yağ,nane,tuz,karabiber eklenerek iyice karıştırılır.
*Diğer tarafta haşladığımız soğanları bir çay kaşığı yardımı ile kat kat çıkarıyoruz.
*Yavaş ve nazik olmalıyız ki yırtılmasın.
*Üste kalan zarları da temizledikten sonra yine çay kaşığı yardımı ile soğanları dolduruyoruz.
*Doldurduğumuz soğanları ikinci fotoğraftaki gibi büyük ve küçük bir birine bakacak şekilde diziyoruz.
*Bütün soğanları doldurup dizdikten sonra bir su bardağı sirkeyi gezdirerek üzerinden döküyoruz.
*Soğanları yüzleyecek şekilde de su ilave edip üzerine tabak kapatıyoruz.
*Tencerenin kapağını kapatıp,orta harlı ateşte sık sık kontrol ederek suyunu çekene kadar pişriyoruz.
*Sıcak sıcak servis yapıyoruz.

AFİYET OLSUN...




23 Kasım 2013 Cumartesi

İLK TİYATROMUZ

 ilk tiyatromuzu 17.11.2013 günü izledik, tarihe geçsin değil mi ama... Oyunumuzun adı da Üç Kardeş ve Muhteşem Kurt. İzlemeye ise Hatan(Hasan)Dayiiii, Dülay(Gülay)Teyze , Meyt(Mert)Abimiz ile birlikte gittik.;Pazar günü öğleden önce,bizi aldılar ve Kadıköy Haldun Taner Sahnesi'ne gittik.Zamanlamamız o kadar güzeldi ki varır varmaz oturduk koltuklarımıza.Toprak hiç tepkisiz, izledi. Ne güldü,ne ağladı,ne şaşırdı ama eğlendin mi sorusuna ,evet dedi.Bir daha gidelim mi dedim.Evet dedi. Artun ise izlerken hem oyunu,hem etrafı izledi,hem de kalkmak istedi ve oyunun sonlarına doğru kurt, yabeyi yabeyi diyip evi yıkarken çığlığı bastı.Dalmıştı galiba, korktu.Ben koyktum,ben koyktum dedi.Ama eğlendin mi ?Bir daha gidelim mi sorularına da evet yanıtını verdi paşam.



Tiyatro çıkışında biraz yürüyelim ve simit yiyelim dedik. Havanın da soğuk olması ile simitleri yer yemez dönüş yoluna geçtik.Yine oy birliği ile balıkta karar kılıp eve döndük.İş bölümü yaptık ve balıkları götürdük.Sonra beyler dışarı çıktı biz de evde bol bol sohbet ettik.Konumuz genelde çocuk gelişimi tabi ki :) Yakınlarda anlaştığın birinin olması çok güzel gerçekten.Paşalar ise bol bol eğlendi, bol bol yedi ve vidaları gevşemeye başlayınca çocukları uyutup, sohbete kaldığımız yerden devam ettik.Beyler geldi ve kısa bir sohbet sonrası gün malesef bitti.Her güzel gün gibi o günde çabucak geçti malesef...Olsun biz de yeni bir gün ayarlarız değil mi? Yeter ki sağlık olsunnnn ;)

22 Kasım 2013 Cuma

Şekilli Kızarmış Ekmekler

 Yazılar biriktiği için hep geçen gün diye başlıyorum yazılarıma...Bu ekmekleri de geçen hafta içi yaptım paşalarıma.Büyüyen paşalarım artık sipariş veriyor.Anne makayna,piloww,toşyt,kıjayt... Yine sabah kalktıklarında eğmek kıjayt, anne eğmek kıjayt, diyince bende bu kez kurabiye kalıpları ile kestiğim ekmekleri kızarttım.Nasıl hoşlarına gitti görmelisiniz.Anne tayşan,anne keyebek...


Tabi her blog yazarı gibi bende yemekleri sunmadan önce bloğum için fotoğraflıyorum. Kociş 4,5 yıldır alıştı ama paşalarım yavaş yavaş alışıyor.Ben başladım fotoğraf çekmeye bunlar bas bas bağırıyor.
Anneee veyyyy,anne çektinn,bitti bittiii,keyebek vey,tavşan vey :) Tabi istediğim ışıkta fotoğraf çekene kadar beklemek zorunda kaldılar. Blog yazan karısı olan kociş gibi paşalarımda beklemeye alışacak ;)
Şimdi eğmek kızart dedikten sonra tayşan,keyebek diye de ekliyorlar...


21 Kasım 2013 Perşembe

BAYKUŞ KAHVALTI

 Yine paşalarım için hazırladığım kahvaltı.Çok mutlu oldular yerken. Bakkuş göz,bakkuş buyun diye diye yediler.Birde ertesi günü garantiye almak istercesine; Anne,bakkuş yayın varr :)Sabahları artık kedi ve trenin yayınına anne bakkuş yap demeye başladılar :)


Baykuşumuz için; tost ekmeğinin üzerine domatesi ezip sürdüm.Yumurtadan gözleri zeytinden göz bebeklerini yaptım.Kırmızı biberden burun,kaşardan kanatlar,kaşar ve zeytinden papyon ve yine zeytinden ayaklarını.Mama sandalyemizde ki baykuşa baka baka baykuşumu yaptım :)


Paşalarım için eğlenceli bir kahvaltıyı oldu,darısı diğer kahvaltıların başına :)




İP YAPIŞTIRMA

 Geçen hafta içi teyzoşumuz ile birlikte yaptığımız bir etkinlikti. Artun'u bağlamadığım için yine pek rahat durmasa da bitirebildiğimiz bir etkinlik olduğu için şükür ediyorum tabi :) Şimdi bağlama deyince ,  çocukları nasıl bağlıyor demeyin mama sandalyesinde bağlıyorum ve önlük takıyorum.Önlük takmazsam çıkarabiliyorlar :) Ne yapayım yoksa Artun'u zapt etmek ne mümkün :)


İnternette ve takip ettiğim bir kaç blogta görüp not aldığım bir etkinlikti yine.Ben uhu yerine çift taraflı bant kullanmayı tercih ettim. Çünkü benim haylazlar uhunun formunu çok beğenip ellemeden duramazlar diye düşünüyorum.Daha temiz çalışmak adına bant tercih ettim. Burada  ördüğüm bereden artan ipleri kullandık. Artık artan ipleri faaliyetlerde kullanıp değerlendirebilirim.


İlk önce ipleri gerip, kesme yaptırdık paşalara. Bir kısmını onlar , bir kısmını biz yaptık. Çok ip gerektiği için çok kesme yapmaktan sıkıldılar.Bir de henüz makası tam kullanamıyorlar, zor oluyor.Makasta ipi zor kesiyor zaten.


Sonra bantları söktüler,zaten bayılıyorlar sökme işlemine.Bu bakımlı ellerde teyzemize ait.Anne eli olmadığı uzun tırnaklardan ve çatlamamış elden belli zaten :) Teyzemizin elleri pek güzel ve bakımlıdır...


Son olarak ipleri yapıştırıp faaliyetimizi bitirdik.Eğlendik mi evet eğlendik.Sevdiler diyebileceğim bir etkinlik oldu.Fotoğraflar Toprak paşama ait. Artun'un yanın düzgün fotoğraf çekemedim.Adam düz durmuyor ki fotoğraf çekebileyim :) Kurt mu var diyorum guyt yok diyor :) Ama bence bir şeyler var :D

 









19 Kasım 2013 Salı

DANS EDEN AHTAPOT KUKLASI

 Bu sevimli ahtapotu daha önce nette gezinirken görmüştüm.Son olarak etkaca'da görünce bende yapayım dedim. İfadeler hoşlarına gidiyor diye, 2 farklı ifade yaptım. Paşaları uyutup bunları yapmaya başlayınca annem; şimdi sen bunları yapmak için mutfağı bırakacakmısın? Hazır çocuklar uyuyorken temizlesene dedi. Çok sürmez aşkım dedim ve gerçekten çok kısa sürede hazırladım.Hem işimi yaptım hem süprizi hazırladım.


Beyler uyandığında mutfak dolabını temizlediğim için bütün kuru gıdalar masanın üzerinde olunca ahtapot rağbet görmedi.İşim olduğu, bende oynatamadığım için o gün ahtapot öylece durdu.Ahtapot ile oynamadık ama şişeleri bana taşıyarak pek eğlendi cücüklerim.Cücük diyorum arada paşalarıma.Benim cücüklerim kim diye soruyorum;Aytun,Tuppak diyorlar :)Artun, bugün cücük cücük diye dolaşıyordu evde :)

 




15 Kasım 2013 Cuma

PAŞALARIM MUTFAKTA

 Paşalarım büyümüşte bana mutfakta yardım edermiş. Hemde kek yaparlarmış,beze yaparlarmış.Geçenlerde hep birlikte kek yapma planlarım vardı ama sadece Toprak ile yaptık.Mikseri eline verdiğim an ki yüz ifadesini görmeliydiniz.Nasıl mutlu oldu anlatamam.Keki fırına atarkende yüzünde hep o muzip gülüş...


Kek yapamayan paşamla da beze yaptık bir kaç gün sonra.Mikseri eline aldı.5 değil 3 saniye sonra, çırpma kabına dayadı mikseri, kendi kendine karıştırdı.Bırakma tut bakayım dedim. 2 dakika daha tuttuktan sonra;bu ne ya edası ile eliyle tersledi ve mekandan uzaklaştı :)

 


Yerken güzel oluyor ama dimi dedim.Cevabı ise kısa ve netti ; Oluyooo :)



14 Kasım 2013 Perşembe

KELEBEKLER NEREYE KONMUŞ?

 Meraklı minik dergisinin yanı sıra Düşyeri dergisini getirmişti babamız geçen ay.Malum oğullarımız bir çok çocuk gibi pepe hayranı :) Hoş ben daha hayranım ya o ayrı.Bütün bölümleri baştan düzenli izlemeyi ve izletmeyi düşünüyorum.Günde 2 kere biri öğleden önce biri öğleden sonra birer bölüm pepe izletme fikrim var da ne zaman uygularım bilemiyorum...Neyse konumuz dergiydi.İşte bu güzel etkinlik Düşyeri dergisinden.


Kelebekleri kesip yelpaze ile uçurmaktı amaç. Bende denildiği gibi kestim. Çocuk iki tane olduğu için bir de A4 kağıdından yelpaze yaptım.Ne işe yaradığını da anlattım.Nasıl sevimli sallıyorlar bir görseniz. Neyse bir süre kelebekleri yelpaze ile uçurduk ama çabuk sıkıldık.Bir an önce kelebeklere dokunmalıydık :D Bu sefer kelebeklere tek tek dokunduk, ne renk olduklarını ve ne renk benekleri olduğunu ve kaç tane olduklarını saydık.


Tabi çabuk bitince bu sefer de kelebeklerin arkasına bant yapıştırdım ve onlar da kitaplığa yapıştırdılar.Tabi 5 dakika bile orada bırakmadılar.Artun efendi mıncırmaya kalktı ve bir kelebeğimizi de kaybettik.Bende diğerlerini topladım.Biraz mızırdadılar anneannesinin yanına gittiler bende onlar oda da yokken kelebekleri odanın farklı yerlerine sakladım.Kelebekler yokkk! Gayuppp! Hadi nereye konmuş bulun bakalım dedim.





13 Kasım 2013 Çarşamba

BROKOLİ ÇORBASI


 Sebze bizim evin olmazsa olmazı.Hem severiz,hemde yemeliyiz... Brokoliyi genelde salata olarak tüketiyoruz.Bu sefer çorbasını yaptım. Daha öncede bir kaç defa denemiş,beğenmiştik. Çocuklar içinde harika bir çorba hiç kuşkusuz. O zaman ne yapıyoruz? Brokolinin mevsimi iken bol bol tüketiyoruz.

MALZEMELER;
*500 gr brokoli
*2 küçük soğan
*1 yemek kaşığı sıvıyağ ve 1 yemek kaşığı tereyağ
*Tuz,karabiber

YAPILIŞI;
*Brokolileri düdüklü tencerenin buhar bölümünde 5-6 dakika haşlıyoruz.
*Sıvı yağda soğanları kavuruyoruz.
*Kavrulan soğanların içerisine, haşlanmış brokolileri ilave ediyoruz.
*Son olarak, yaklaşık 2-3 su bardağı sıcak suyu ilave ediyor ve blendere vuruyoruz.
*Tuz,karabiber ve tereyağını da ekleyip kaynatıyoruz.
*Sıcak sıcak servis yapıyoruz.

AFİYET OLSUN

Not;Koyuluğuna göre su ilave edebilirsiniz.

11 Kasım 2013 Pazartesi

OYUN HAMURU FAALİYETLERİ

 İlk oyun hamuru ile çalışmalarını evde yaptığım, burda paylaştığım, hamur ile yapmışlardı. Sonra hazır oyun hamurlarını kullandım.Ara ara verdim ve yavaş yavaş daha güzel oynamaya başladılar.Mıncıklama ile başladılar,küçük toplar yaptılar ve babamızın aldığı kalıplarla daha da çok sevdiler hamuru. Yine yalnız oynamasalar da hamurla ilgilenmiş olmaları sevindirici.Sonra hamurlar ile daha neler yaptırırım diye ararken neler buldum neler.Yaptıkça yayınlayacağım inşallah.


Bu etkinliği can ve cerenin oyun günlüğünde gördüm.Ben sayıları kullanmadan A4 kağıdına kelebek çıktısı aldım ve kağıdın arka tarafına çizgilerin üzerinden geçerek minik daireler ile kelebek oluşturdum.Minik toplar yapmaktan zevk aldıkları için epey hoşlandılar.Sonra kağıdın arka tarafını çevirdim ve bu kez çubuklar ile kelebeği yaptık bundan da çok hoşlandılar zaten kağıdın arkasını çeviremediler diye çatlamışlardı :)

 


Bunu da bitirince bakka süpriz demeye başladılar.Bende saklı süprizlerden bir tane daha çıkardım.Yine şekilleri de can ve ceren'in oyun günlüğünde gördüm ve hemen çıktı aldım.Kelebekte acemiliklerini atan paşalarım daha hızlı ve kolay şekilde hallettiler. Ve bu faaliyet ve biraz da serbest çalışma ile bir ilk yaşamış olup yaklaşık 1,5 saat hamurla oynadık :) Tarihe geçmeli değil mi ama...

 


Başka bir günde yine ceren'in burda oynadığı oyunu oynadık.Çok keyif aldılar.Çıkarıp çıkarıp yapıştırdılar. Daha önce hiç gözlerle oynamadıkları için pek keyif aldı paşalarım.Oyun bittiğinde 10 tane göz kalmamış etrafa saçılmıştı ve gözleri toplamakta yine bana kaldı :)







10 Kasım 2013 Pazar

KAHVALTIMIZ KEDİLİ EKMEK

 Tarif burda ,yayınladığım tren gibi Meraklı Minik dergisine ait. Geçen haftalarda yapmıştım. Sabah zaten gözümü zor açıyorken, kalkmış beyefendilere ben süpriz hazırlıyorum, bir de bana yaptıklarına bakın;dedim ya gözümü hala açamamışken odalarından gelen konuşma ve gülüşme sesleri ile yataktan fırladım.Odalarına ayak bastığımda ise su birikintisi ile hepten ayıldım.Anne çiş yaptık çiş yaptıkkkk.Nasıl gülüyorlar görmelisiniz.Hahahah çok komik,çiş buraya mi yapılıyor diyorum ama takan kim.İki göbik,iki bacak,iki pipi diye geziniyorlar.Allah vereki aynı yere yapmışlar ve dağılmamış.Hemen üzerine bez atıp temizledim ve beyefendileri çişin yapılması gerektiği yere götürdüm :S


Neyse temizlendik giyindik ve ben kedicik yapmaya başladım.Paşalar susamış, su istediler verdim, bardakla odalarına gittiler.Gelin, bak kırarsınız, bir yeriniz kesilir dedim.Toprak geldi ve suyun yarısını üstüne boşaltmış bir halde bitti dedi verdi.Sabır çektikten sonra;Artun bak getirtme beni oraya, koşma bardakla, kırarsın, dememle cangırt sesini duymam bir oldu.Bir de pişkin pişkin bilerek yaptım,bilerek attım demez mi ? Mutfağın kapısını kapatıp elektrik süpürgesine koştum.Hem saydırdım hem temizledim hem saydırdım hem temizledim.Toprak efendinin üstünü de değiştirip, kediciğimi yapmaya geri döndüm.Bunlar bağrışıyor anne kedi kedi. Klasik anne lafları ile; size bir şey has değil ama yapıyorum,nasıl bir şeysiniz,bir yoktan anlayın falan , hem yaptım hem saydırdım.Kedicik yemeğe hazır hale geldi, kuzular yerlerini aldı.Anne bıyık,anne göz,anne dedi diye diye severek yediler ve ertesi sabah kahvaltılarını önüne koyunca;Anne dedi yoookkk dediler. Her gün her günde kedi yenir mi canım.Hemde bu şartlarla çok zor...:)Bakalım bir daha ki süslü kahvaltıyı ne zaman yapabileceğim :) Ama nasıl mutlu oldular görmelisiniz,gözleri parladı.Çocuklar ne ufak şeylere mutlu oluyorlar değil mi?

Tarifi ise;2 dilim ekmeğin bir dilimini; kedinin gövdesi,diğer dilimden de kuyruk kesiyoruz.Üzerine beyaz peynir sürüyoruz.Ben krem peynirlere güvenmediğim için normal peynir kullandım. Gözler zeytinden,kulaklar ve burun domatesten(dergide kırmızı biberden yapılmıştı)bıyıklar maydanoz sapı ve çimenler maydanozdan bu kadar...



9 Kasım 2013 Cumartesi

FOTOĞRAFLARLA SU DOKU

 Geçen gün yapacağımı söylediğim fotoğraflardan su dokuyu akşamdan hazırladım ve sabah oğluşlarım ile oynadık.Deli ettiler beni :) Anne vapuuu vuuu...Artun banyooo...Fotoğraların nerelerde çekildiğini ya da ne yaparken çekildiğini anlatıyorlar.Anne nerde diyorum buydaaaa :) Baktım yine katlamadan olmuyor ve katladık onlarda rahatladı bende...


Bundan sonrası Anne var,baba var,Artun var...Kim yokkk??? Allah allahh tuppak yokkkk. Peki burda kim yok? Aytun buyda,Tuppak buyda,Anne buyda...Baba kayuppp? Baba iste,paya kazanıyo :) Eee oğullarımda haksız değil baba işte para kazanıyor ;)

Su dokuyu hazırlarken yanlış olmasın diye dün paylaştığım su dokunun yerlerine birer kişiyi koyarak ve numaraları da ilave ederek yaptım.
Bu durumda;Yağmur damlası;kociş,Güneş;Toprak,Kar tanesi;Artun,Bulutta ben oldum :) Bunu oynamayı iyice öğrendikten sonra birde ifadelerle yapmayı düşünüyorum,sonra birde renklerle,birde arabalarla...Yeterki sevsinler neler düşünüyorum neler...



8 Kasım 2013 Cuma

FOLYO AÇMACA

 Nasıl sevdiler bu oyunu size anlatamam. Hele Toprak, bu oyunu yaptığımdan beri anne süpriz ponpon diyor.Birde kafa sallamaları var ki görülmeye değer. Her folyoyu açtıklarında süppizzz diye bağırıyorlar.Bu dondurma kapları vazgeçilmez oyuncaklarımız.Bir çok oyunda kullanıyoruz. Burda da süpriz kutusu görevinde.


Ben folyoların içine ponponları sakladım. Sadece 4  rengi kullandım.
Mami,Gımıyı, yeyiy,yayı :) Kutu olarakta renkli burda paylaştığım küpleri kullandık.


Her çıkan rengi koyarken beni kandırıyor edası ile yanlış kutuya koyarmış gibi yapıp doğru kutuyu buluyorlar. Bu faaliyeti geçen hafta yapmıştık. Arada bir yapmayı düşünüyorum. Renkler için harika bir oyun kesinlikle...

Spiralde Yürüme

 Yine etkaca'da gördüğüm bir denge oyunu.Hemde ne denge oyunu, benim bile başım döndü.Annemi, kocişi de yürüttüm. Zaten oğluşlar değil biz yürüdük :) Bir tur bile atmadılar.


Etka'nın yaptığı gibi arabasını alan geldi ama araba ile de çok oynamadılar. Çok araba tutkunu değil benimkiler.Baktılar bir işe yaramıyor. Bantları söktüler ve ince kas gelişimine destek verdiler ;)




SU DOKU 1

 Bulmaca çözmeyi seven biri olarak su dokulara gıcık olmakla beraber yapmaya çalışırdım lakin ortayı hiç bitirebildiğimi hatırlamıyorum. Zaten bu ara bulmaca falan çözdüğüm yok ya neyse. Ben kolayları çözmeye çalışa dururken; Barış'ın günlüğünde, çocuklar için hazırlanmış su dokuyu görünce çok mutlu oldum. Paşalarımın öğrenmesini istediklerimin içindeydi.Sebebi ise malum beyin sporları içinde önemli bir yeri olması ve zekayı arttırdığı söylenmesi. Su dokunun faydaları Barış'ın günlünde detaylı bir şekilde anlatılmış.


Paşalar öğle uykusundayken hemen çıktısını alıp uyanmalarını bekledim. Uyanınca ikisine ayrı su doku verdim. Baktım olmadı biri ile birlikte oynadık.Hangisinin olmadığını tam idrak edemediler ilk başta.Eşleştirmeye o kadar alışmışlar ki hemen eşleştirmeye başladılar.Birde tüm sayfayı gösterdiğimde ben tavuk yok diyince yandakini göstermeye başlayınca su dokuyu katladım ve 4 resim üzerinde oynadık ki böyle daha kolay oldu.Kayup kayup diyerek hangisinin olmadığını anladılar.Artık sık sık oynatıp su dokuyu beyinlerine kazımayı planlıyorum :) Umarım başarılı olabilirim.


Şimdi aklımda iki fikir var.Biri bizim resimlerden su doku yapmak,diğeri ise gülen yüzlerden su doku yapmalı.Hem daha eğlenceli olabilir ne dersiniz? O zaman ne yapmalı? Bugün öğlen çocuklar uyurken, yeni su dokular hazırlanmalı... ;)

6 Kasım 2013 Çarşamba

EMİNÖNÜ

 Ne zamandır paşalarımı Eminönüne gezmeye götürmeyi planlıyordum.Geçenlerde babamları kandırıp havanında güzel olmasını fırsat bilip gittik.Hava gerçekten harikaydı.Çok güzel bir gezi oldu oğullarım için,çok eğlendiler.


Eminönü demek kuş demek benim için.Küçükken babam bizi buraya getirip kuşlara yem attırırdı.Ben çok korkardım ama bir şey de diyemezdim.Tırsa tırsa yem atardım kuşlara.Ama oğullarım bana benzememiş korkmadan yemleri sağa sola saçtılar.Kuşların ortasına daldılar.Gerçi Giresun'da da her gün kovalıyorlardı zaten alışkınlar.

Eminönüne gelen her çocuk gibi benim oğullarımın da kuşlarla resmi olmazsa olmazdı değil mi ama?


Kartlarımızda gösterdiğim vapura binmelerini özellikle istiyordum.Fırsat bu fırsat dedik ve Kadıköy'e bir tur atıp geldik. Simit hastası paşalarım martılara simit atmak istemedi.Yere düşen parçayı denize fırlattım diye Artun efendi kıyameti koparttı. Nimit allll! Ühüüh Nimittt Veyyyy!İnince yenisini alacağımız sözü ile sustu çok şükür :)


Mecbur kalmadıkça zaten dışarıda yemek yedirmiyorum.Yedirmem gerekirse de tercihim simitten yana oluyor.Çokta seviyorlar.Birde yanına ayran ohhh misss.Bende bayılırım simit ayrana...Canım çekti gece gece şimdi :)


Mısır çarşısına da girdik her zaman ki gibi tıklım tıklımdı.Fotoğraf bile çekemedim güzel.Bir güzel gezdik,dolaştık,fotoğraf çektik ve mutlu mesut evimize geldik...


5 Kasım 2013 Salı

UZUN-KISA PİPET OYUNU ve ŞEKİL EŞLEŞTİRME

 


Bir çok blog arkadaşımda ve pinterestte gördüğüm bu oyunu, bugün aşklarıma oynattım.Pipet kullanmayı seven paşalarım için, eğlenceli bir aktivite oldu.Görür görmez amanın; küçük pipet diye çığlıklar atmaya başladılar.Anne o ne? Anne o ne? Anne Süpriz Vey...Küçük pipet Allah allah... :)



Sanırım Artun'un en sevdiği ve beni çıldırtmadan oynadığı ilk oyun bu. Pipetleri aldığı gibi tak tak yerleştirdi.Toprak'ta normalde daha çok sever böyle şeyleri ama çok istekli olmadı nedense.Ama oda amacına uygun ve seri bir şekilde pipetleri yerleştirdi.İnanırmısınız pipetlerde çizdiğim kağıtta sağlam duruyor.Allah'ım bu bir rüya olmalı :D :D :D


Bu sevimli ayıcıkları da etkaca'da görmüş ve hemen döktürmüştüm.İlk olarak Dülay(Gülay) teyzeleri oynatmıştı paşalarıma.Bugün elime geçti.Şekilleri yapışkanlı yerlerinden çıkardım ve altında yapışacak yerleri kestim.Şekilleri kardeş payiii yaptım ve ayıcıkları yere dizdim.



İlk oynadıklarında da Artun Bey'i zorla oynatmıştı Gülay. Sabah benimle oynarken, akşam babası ile oynarken bizi kanser etti. Ya oturmuyor,ya şekilleri buruşturuyor,ya ayıları alıyor,ya kucağımıza oturmak istiyor...Neyse öyle yada böyle oturttuk ve oyunumuzu oynadık.Çok şükür ayıcıklar da hayatta ve arada çıkarıp oynayabiliriz :)

NOT ;Ayıcıkları www.earlylearningactivities.com bu adresten döktürebilirsiniz.